| şimdi büyük konuşma geliyor değil mi içinde tüm iki dolarlık kelimeleri içeren. | Open Subtitles | و الآن أظن أننى حصلت على ذلك الحديث الطويل |
| şimdi daha iyi hissediyorum, | Open Subtitles | بما أنني أشعر بالتحسن الآن أظن أن الآخرين يفترضون أن الهرة قد أكلتني |
| Ama şimdi galiba anne kartımı kullanmam gerekiyor. | Open Subtitles | ولكن الآن أظن أن بإستطاعتي اللعب ببطاقة أمي |
| Ben ve birkaç meslektaşım , sanırım cevabı bulduk. | TED | الآن أظن أننا وجدنا الجواب ، أنا وبعض زملائي |
| sanırım şimdi de seni hayal kırıklığına uğrattım. | Open Subtitles | و الآن أظن أنه من المفترض أن أخذلك أيضاً |
| Delirdiğimi düşündüm. Ama şimdi herhalde sendin diye düşünüyorum. | Open Subtitles | وظننت أنني قد جننت، لكنني الآن أظن بأنكِ كنتِ هناك |
| O gün, zamanı değildi, ama şimdi doğru an olduğunu düşündüm. | Open Subtitles | لم يكن الوقت مناسب في حينها لكن الآن أظن أن الوقت مناسب |
| şimdi, bence problem başınızda değil, gözlerinizde. | Open Subtitles | الآن ,أظن المشكلة قد لا تكون في رأسك لكن في عينيك |
| O zamanlar yaşadığım olayla bir ilgisi olabileceğini düşünmüyordum ama şimdi düşünüyorum da belki, bilemiyorum. | Open Subtitles | لم أعتقد أبداً بأنّ لهذا علاقة مع ما حصل لكنني الآن أظن أنّ له علاقة , لكنني غير متأكدة |
| Ama şimdi sırf sigorta faturamı arttırabilmek için uğraştığını anlıyorum. | Open Subtitles | لكن الآن أظن أنها كانت تقوم ببعض الأمور لتزيد فاتورة الحساب |
| Gözlerim beni aldattı sanmıştım. şimdi ise sanırım kulaklarım... | Open Subtitles | ظننت أن عيني تخدعني و الآن أظن أن أذني تخدعني |
| Ama şimdi sanırım hepimizin adına konuşmalıyım: | Open Subtitles | ولكن الآن أظن أنني أتحدث نيابة عن الجميع |
| şimdi buna daha dikkatli baktığımda sanırım ben hemen heyecanlandım dostum. | Open Subtitles | بما أني أبحث في هذا الأمر الآن أظن أني أظن أني سأترك الأمر إلى هنا يا صاحبي |
| şimdi de sınırın diğer tarafındaki fiyatını tahmin et. Taş çatlasa 300 eder. | Open Subtitles | الآن أظن أنه يساوي أكثر خارج الحدود يثل الى حوالي 300 دولار |
| Ve şimdi yaptığım her neyse, muhtemelen okulda sıkışıpta yaptığından daha havalı. | Open Subtitles | وأي ما أكون أفعله الآن أظن أنه أحسن بكثير مما تفعله أنت في المدرسة. |
| Ne inşa ettiğini gördüm. Ama şimdi onun inşa ettiği şeyin tehdit altında olduğunu görüyorum. | Open Subtitles | رأيت ما شيده، لكنّي الآن أظن ما شيده مُهددًا. |
| sanırım benim boyumu pek de aşmıyorsun. | Open Subtitles | و لكني مختلف الآن , أظن بأني في مستواك الآن |
| sanırım bekleyeceğim, ama tüm seçenekleri açık bırakıyorum. | Open Subtitles | .. و الآن أظن أنه عليّ الانتظار و لكن سأبقي خياراتي متاحة |