| Şurada duran, büyük uzaylı dostun sayesinde, birdenbire aslan kesiliverdin. | Open Subtitles | نعم. الشجاع الآن فَجْأة، مَع مقام صديقه الكبير الأجنبي هناك. |
| Diğer uzaylı senin üzerinde işkence deneyleri yaptığı için mi? | Open Subtitles | متألّم. لأن الأجنبي الآخر كان يجري التجارب الملتوية عليك؟ |
| Sor bakalım üçüncü uzaylı Rusça mı konuşuyormuş? | Open Subtitles | إسألها إذا هذا الأجنبي الثالث كان عندها لهجة روسية. |
| ecnebi, aklının uyumasına engel olan düşüncelerle dolu olduğunu iddia ediyor. | Open Subtitles | الأجنبي يدعّي أن عقله كان مشغولاً بأفكار عوقته عن النوم |
| Evine dön, sikik Amerikalı! | Open Subtitles | عُد إلى منزلك , أيها الأجنبي |
| Üçüncü uzaylının diğer iki gri uzaylıya saldırışını izliyordum. | Open Subtitles | مراقبة كهذا الأجنبي الثالث هاجم الأجنبيان الرماديان الآخران. |
| Bu sene ise doğruca yatak odamıza girdiler ve Kath'e uzaylı embriyosu aşıladılar. | Open Subtitles | وبعد ذلك، هذه السنة، جاؤوا الحقّ إلى غرفة نومنا وزرع الجنين الأجنبي في كايث. |
| Ama bana bunun uzaylı bir kelle avcısı olduğunu söyleyeceksen yollarımız ayrılır. | Open Subtitles | لكن إذا أنت تذهب لإخباري هذا صيّاد الوفرة الأجنبي الآخر هذا حيث نفترق. |
| Evinde başka gezegenden gelen bir uzaylı olduğunu biliyoruz. | Open Subtitles | نَعْرفُ، الأجنبي مِنْ الكوكبِ الآخرِ مَعك. |
| Denklemdeki uzaylı faktörünü nasıl elediğini anlayamadım. | Open Subtitles | لَيسَ متأكّدَ كَمْ الجزء الأجنبي العوامل إلى المعادلةِ. |
| Sanırım kendimi hep bir uzaylı gibi hissetmemden kaynaklanıyor. | Open Subtitles | أحزر ذلك لأنني دائما أحسّ مثل هذا الأجنبي بنفسي - |
| uzaylı DNA'sı için bize uzaylı cenini gerekiyordu. | Open Subtitles | ترى، الجنين الأجنبي أعطنا المورّث الأجنبي... |
| - Bu babanın fikriydi. uzaylı DNA'sını kullanıp aşı geliştirecektik. | Open Subtitles | لإستعمال دي إن أي الأجنبي لجعل اللقاح. |
| Sözleri ile resim çizebilen ecnebi bir elçi! | Open Subtitles | الرسول الأجنبي الذي يستطيع رسم الصور بكلماته |
| Şu ecnebi ressama benziyorsun. | Open Subtitles | تبدو مثل ذلك الرسام الأجنبي |
| Amerikalı beni esir aldı! | Open Subtitles | الأجنبي أسرني بالقوة! |
| Seni asla kabullenmeyecek! Ve şimdi de, şu Martin denen Amerikalı ile takılıyor. | Open Subtitles | إنه لم يقبلك قط ... (وهو الآن يتسكع مع ذلك الأجنبي طوال الوقت (مارتين |
| Sor bakalım gri uzaylının ufosu nereye gitmiş? . | Open Subtitles | إسأل إذا تعرف أين ذهب صحن الأجنبي الرمادي إليه. |
| Aslında var. Son 15 yılda, Afrika'ya doğrudan yabancı yatırım aktı. | TED | الإستثمار الأجنبي المباشر انصب في أفريقيا خلال الخمسة عشر سنة الماضية |
| Önce iğrenç bir Yabancıyı baştan çıkardı şimdi de Bayan G'mizi çıkarıyor. | Open Subtitles | لقد أغوت ذلك الأجنبي البغيض "والآن تغوي الآنسة "جي |
| 1858 yılı aynı zamanda Hindistan'ın yabancılar tarafından istilasına karşı verdiği cesur savaşın İngilizler tarafından alt edildiği yıldı. | TED | عام 1858 كان كان عام الإنتفاضة ضد الاستعمار الأجنبي للهند و التي هزمتها القوات البريطانية. |
| Ben zeki olanım Wolowitz komik olan ve Koothrappali de bizim davranışlarımızı ve hatalarımızı anlamak için boğuşan sevimli yabancımız. | Open Subtitles | أنا الشخص الذكي وولويتز هو المضحك و كوثربالي هو الأجنبي المحبوب |