| Ama hâlâ biraz zamanım var ve sanırım bazı şeyleri farklı görüyorum. | Open Subtitles | لكن مازلت لديّ إجازة متبقية، وأعتقد أنّني أرى الأشياء بشكل مختلف. |
| bazı şeyleri farklı biçimde görmem gerekiyordu. | Open Subtitles | أنا في حاجة إلى رؤية الأشياء بشكل مختلف. |
| İçinde doğduğumuz kültürler, işleri farklı yaptığımız anlamına geliyor. | Open Subtitles | ثقافاتنا التي ولدنا عليها يعني أننا نفعل الأشياء بشكل مختلف |
| Burada işleri farklı yürütüyoruz. | Open Subtitles | نحن نفعل الأشياء بشكل مختلف قليلا هنا. |
| Olayları farklı hatırlamasını sağlamalıyız. | Open Subtitles | نرى ماذا عليا فعله لكي يتذكر الأشياء بشكل مختلف. |
| Artık Olayları farklı görüyor. Maymun gözlerini açtı. | Open Subtitles | يرى الأشياء بشكل مختلف الآن خلال العيون |
| Artık olaylara farklı açıdan bakıyorum. | Open Subtitles | أرى الأشياء بشكل مختلف الآن |
| Miller bazı şeyleri farklı şekilde görmemi sağladı. | Open Subtitles | حسنا , (ميلر) جعلنى أنظر إلى الأشياء بشكل مختلف |
| Olayları farklı görebilirim . | Open Subtitles | أنـا أرى الأشياء بشكل مختلف |
| Artık olaylara farklı açıdan bakıyorum. | Open Subtitles | أرى الأشياء بشكل مختلف الآن |