| Bayan çelenk burada yaşıyor öyle mi? | Open Subtitles | هنا تعيش سيدة الأكاليل , صحيح؟ |
| "çelenk giymişsin," görüyorum. | Open Subtitles | أرى أنك تلبس الأكاليل |
| Bu çelenkleri oğullarının resimlerinin üzerine koysun diye vermiştik. | Open Subtitles | هذه الأكاليل التي نحن أعطاها للوضع على صورة أبنائها |
| Noel meselesi hallolduğuna göre siz hepsini yiyip bitirmeden şu çelenkleri ağaca asalım artık. | Open Subtitles | لنعلّق هذه الأكاليل على الشجرة، قبلما ينتهون معلّقين على أوراككما. |
| Çocuklar, şu çelenkler için birkaç yeri aramam gerekiyor ama siz oyununuza devam edin. | Open Subtitles | أيها الاولاد ينبغي أن أجري بعض المكالمات بشأن الأكاليل لكن استمروا باللعب |
| Bu çelenkler artık sizin kaderiniz. | Open Subtitles | هذه الأكاليل س إختم مصيرك اليوم |
| Bir çok çelenk sattım çocuklar. | Open Subtitles | لقد بعت الكثير من الأكاليل |
| Yani tüm bu Martha Stewart tavırları süslü çelenkleri almak... | Open Subtitles | و كل هؤلاء الأشخاص . . يشترون الأكاليل |
| O çelenkleri kimin sattığını öğrenmeliyiz. | Open Subtitles | علينا أن نعرف أين تباع تلك الأكاليل |
| Oh çok iyi çelenkler. | Open Subtitles | الأكاليل رائعة |