| Pekâlâ. Evet, en iyisi Her şeyin onunla başlayıp onunla bittiği adam Dr. Jack Shephard ile başlayalım. | Open Subtitles | حسناً، أيّ بداية خير من البدء بالرجل الذي ابتدأ الأمر كلّه وبه اختتم: |
| Tüm Her şeyin havaya uçabileceğini düşünmüştüm. | Open Subtitles | لقد ظننتُ أنّ الأمر كلّه سيذهب طي النسيان |
| Sonra Her şeyin baştan sona yalan olduğunu anladım. | Open Subtitles | حتى إكتشفتُ أنّ الأمر كلّه عبارة عن كذبة. |
| O sırada ben yatağın altında saklanıyordum. Her şeyi duydum. | Open Subtitles | كنتُ أختبئ تحت الفراش عندما حدث ذلك، سمعتُ الأمر كلّه |
| Belki de bizi ifşa etmek için Her şeyi sabote etmeye çalışıyorsundur. | Open Subtitles | ربما أنت تحاولين إيجاد طريقة لتفسدي بها هذا الأمر كلّه وتكشفين غطاءنا |
| Bak şimdi, hepsini yanlış anladın, tatlım. | Open Subtitles | ،الآن أنظري، فهمتِ الأمر كلّه خطأ يا حبيبتي |
| Bütün Herşey nasıl başladı ben bile bilmiyorum. | Open Subtitles | لا أعرف حتّى كيف بدأ هذا الأمر كلّه |
| Tüm bunlar en başa döndüğümüzü söylemenin başka bir yolu. | Open Subtitles | ذلك الأمر كلّه ليس إلاّ طريقة للقول أننا عُدنا لنُقطة البداية. |
| Her şeyin sahnelendiğine inanamıyorum. | Open Subtitles | لا أصدّق أنّ الأمر كلّه كان مُفتعلاً. |
| Her şeyin içindeymiş. | Open Subtitles | إنّه مُتورّط في هذا الأمر كلّه. |
| O zaman Her şeyin içine sıçmışımdır. | Open Subtitles | حسناً، عندها سأكون قد خرّبت الأمر كلّه |
| Her şeyin başlangıcı Lee Harvey Oswald adında bir Amerikalı. | Open Subtitles | بدأ الأمر كلّه بأمريكي إسمه (لي هارفي أوزولد). |
| Her şeyin başladığı yerde. | Open Subtitles | حيث بدأ الأمر كلّه. |
| Her şeyin bir an önce bitmesini istedim. | Open Subtitles | أردتُ أن يخمد الأمر كلّه. |
| gerçek bile değildi. Her şeyi biz uydurduk. | Open Subtitles | لا شيء من ذلك كان حقيقيا لقد اخترعنا الأمر كلّه |
| Eminim doktorun Her şeyi duymak isteyecektir. | Open Subtitles | واثقة أنّ الطبيبة سترغب بسماع الأمر كلّه |
| Her şeyi senin içeriye girmen ve sonra da seni öldürmek için ayarladı. | Open Subtitles | الأمر كلّه كان مجرد تمثيل، كي يغويك للداخل و يقتلكِ |
| Öğrencinin biri hepsini telefonuyla kaydetmiş. | Open Subtitles | طالبٌ صوّر الأمر كلّه على هاتفه المحمول |
| Belki hepsini yanlış anladık. Bencilce istediğimiz şeyler için sana dua ediyoruz. | Open Subtitles | ربما فهمنا الأمر كلّه خطأ" "ندعوك لتعطينا أشياء أردناها بأنانية |
| Herşey kendine güven ve göz teması ile alakalı. | Open Subtitles | الأمر كلّه عن الثقة والإتصال بالعينين. |
| Tüm bunlar Ultima National Resources ile ilgili. | Open Subtitles | هذا الأمر كلّه بشأن مؤسّسة "ألتما" للموارد الوطنيّة |