| Ve hem kendileri hem de seyircileri açısından çok, Çok önemli bir şey bu. | TED | لذلك فإن الأمر مهم جدا بالنسبة لهم, و لجمهورهم أيضا. |
| Dalga geçsen de bu benim için Çok önemli bir olay. | Open Subtitles | اسخري رياضيا ,و لكن هذا الأمر مهم جدا بالنسبة لي |
| Tamam, çocuklar? Ah, Çok önemli. Donna geliyor, ve ben, bana aldığı yüzüğü kaybettim | Open Subtitles | يا رفاق الأمر مهم جدا ، دونا قادمة وأنا أضعت الخاتم التي أهدتنيه |
| Benim için çok mühim. | Open Subtitles | الأمر مهم جدا بالنسبة لي. |
| - Bu senin için neden bu kadar önemli? | Open Subtitles | لماذا هذا الأمر مهم جدا بالنسبة لك؟ |
| O bir beyin cerrahı; onu arayan herkes işlerinin Çok önemli olduğunu düşünüyor. | Open Subtitles | إنه جراح دماغ. والجميع يبحث عنه ويظنون أن الأمر مهم جدا. |
| Sizin için Çok önemli olmalı. Hayatlarımızı ona borçluyuz. | Open Subtitles | لابد أن الأمر مهم جدا لكم نحن مدينون له بحياتنا |
| Çok önemli olmalı. Bize neden hemen söylemedin? | Open Subtitles | لمدة 10 سنوات لا بد ان الأمر مهم جدا |
| Ricky Çok önemli olduğunu söyledi. | Open Subtitles | قال ريكى أن الأمر مهم جدا |
| Şirketin başındaki Bay Bevan ve Bay Fellner'ı hemen arayıp Çok önemli olduğunu söylüyorum. | Open Subtitles | (سأهاتف السيد (بيفان) والسيد (فيلنر رئيس الشركة، الأمر مهم جدا |
| Çok önemli olduğunu söyle. | Open Subtitles | أخبره أن الأمر مهم جدا |
| Çok önemli. | Open Subtitles | الأمر مهم جدا. |
| Bu iş çok mühim Eva. | Open Subtitles | إن الأمر مهم جدا, (إيفا). |
| Bu neden senin için bu kadar önemli? | Open Subtitles | لمَ الأمر مهم جدا بالنسبة لك؟ |
| Bu benim için bu kadar önemli. | Open Subtitles | هذا الأمر مهم جدا لي |