| Elbette durabilirim. "Amerikan Devriminin Kadınları" grubumla çok meşgulüm zaten. | Open Subtitles | بالطبع أستطيع الابتعاد عن حياة الفتى فأنا مشغولة جدّاً بابنتي نتاج الثورة الأميركيّة |
| Bizde çoğu Amerikan ailesinin işler bozulduğunda yaptığı şeyi yaptık... | Open Subtitles | "لذا فعلنا ما تفعله معظم العائلات الأميركيّة حين تلتبس الأمور" |
| Hem Amerikan Sivil Özgürlükler Birliği duyduğu anda, bunu durdurur. | Open Subtitles | كما أنّ اتحاد الحريّات المدنيّة الأميركيّة سيوقف هذه العمليّة حالما يذيع الخبر |
| Amerikan Sivil Özgürlükler Birliği, DNA örnekleri konusunda suçlamada bulunacakmış. | Open Subtitles | سمعتُ بأنّ اتحاد الحريّات المدنيّة الأميركيّة سيرفع قضيّة على عملية المسح |
| En eski Amerikan yapımı spor arabalardan biri. | Open Subtitles | إحدى أولى السيّارات الرياضيّة الأميركيّة. |
| Ve işte bu yüzden buna Büyük Amerikan Makasları Yol Testi diyoruz. | Open Subtitles | ولهذا سوف نسمي المقالة ب"أعظم المقصات الأميركيّة" |
| Amerikan şaşılar. | Open Subtitles | إنّها الغمزات الأميركيّة |
| 1950'lerde Amerikan hükümeti Pasifik Okyanusu'nun güneyinde hidrojen bombalarını test etti. | Open Subtitles | في الخمسينات، قامت الحكومة الأميركيّة باختبار القنابل الهيدروجينيّة في (المحيط الهادي الجنوبي) |
| Sahibi Mussolini'ydi, ...faşizmin en parlak zamanında Amerikan endüstrisinin kalbinden koparıldı. | Open Subtitles | المملوكة بواسطة (بنيتو موسوليني)، المُقتلعة من قلب الصناعة الأميركيّة في ذروة الفاشية. |
| Yani, bu orospu çocuğu, Irak'taki Amerikan askerlerini öldürmeleri için insanları eğitiyor. | Open Subtitles | لقتل القوّات الأميركيّة بـ(العراق) |
| Amerikan SAMOASI. | Open Subtitles | "جزر ساموا الأميركيّة" |