| Böyle Anlaşmalar yıllarca süren çalışmaların sonucudur. | Open Subtitles | الاتفاقيات مثل هذه هي نتيجة سنوات العمل الشاق |
| Çevrimiçi Anlaşmalar size değişiklik ya da düzenleme yapmak için boş yer bırakmaz. | Open Subtitles | الاتفاقيات على الانترنت لا تترك أي مجال لك لعمل تعديلات أو تغييرات |
| Eğer Anlaşmalar'ı imzalarsa Merkez'e gücünü kanıtlayabileceğini biliyordu. | Open Subtitles | انه يعلم لا بد ان يكون متاح وقت توقيع الاتفاقيات كدليل على قوة المجلس |
| İklim konusundan ticari anlaşmalara verdiğimiz sözleri gerçekleştirme yetimizi toplumun tüm sektörlerinde yüzde 30 oranında artırsak? | TED | ماذا لو زدنا من مقدرتنا في الوفاء بوعودنا الي نسبة 30% في كل قطاعات المجتمع، من المناخ إلى الاتفاقيات التجارية؟ |
| anlaşmalara devam etmek neredeyse imkânsızlaştı. | Open Subtitles | سيكون من شبه المستحيل المحافظة على "الاتفاقيات" الآن. |
| güç sahiplerinin biraraya gelmesiyle olacak ve pakt bazlı sistemler kurarak, pakt bazlı Anlaşmalar, bu küresel alanı idare etmek için. | TED | هذا لن يحدث في الواقع بتجمع الأقوياء معا وخلق أنظمة قائمة على المعاهدات، الاتفاقيات القائمة على المعاهدات، لحكم الفضاء العالمي. |
| Anlaşmalar'ı çiğnemiş olabilirim ama sen onlara uyacaksın. | Open Subtitles | ربما خالفت "الاتفاقيات"، لكنني أعرف أنك لن تخالفها. |
| Anlaşmalar'ı ihlal eden vampirlere Meclis'in ne yaptığını biliyor musun? | Open Subtitles | هل لديك أدنى فكرة عما يفعله الـ"كلاف" بمصاصي الدماء الذين يخرقون "الاتفاقيات"؟ |
| Anlaşmalar'ın imzalanmasından önce Gölge Avcıları sırf zevk için Aşağı Dünyalı avlarlardı. | Open Subtitles | قبل توقيع "الاتفاقيات"، كان الـ"شادو هانتير" يصطادون سكان العالم السفلي للترفيه. |
| Hayır, Anlaşmalar'ı çiğnedin. | Open Subtitles | لا، لقد خالفت "الاتفاقيات". |
| - Anlaşmalar'ı çiğnedin. | Open Subtitles | -لقد خالفت "الاتفاقيات ". |
| Anlaşmalar'a uydum. | Open Subtitles | لقد أطعت "الاتفاقيات". |
| Başkan'ın destek verdiği, anlaşmalara gizlice aracılık eden süreci, o süreç ki, bizleri DMCA'in çılgın sisteminin içine kilitleyen ve o süreç ki bizim benimsediğimiz ve bizi "3 hata, dışarıdasın" yoluna kilitleyecek olan, ve tabi ki dünyanın geri kalanı da hızla bunu benimseyecek olduğu. | TED | الرئيس الذي ساند عملية تفاوض الاتفاقيات سراً الشيء الذي يحصرنا في نظام مجنون لقانون حقوق الطبع والنشر الرقمية للألفية الذي تبنيناه ويرجح أن يقيدنا في مسار ثلاث صدمات ، بطبيعة الحال ،يتبناه بقية العالم بشكل متزايد. |