| Kaydırma çubuğuna bağlı olan ikinci CD çalar, ikinci kanal. | Open Subtitles | عازف الاسطوانة الثانية والذي يتعاون مع هذا الزر للقناة الثانية |
| Hem aslinda ben yazilmak için mektup gönderdim ve de CD'mi bile yolladim... | Open Subtitles | بجانب أنني بعثت بالفعل استمارتي و الاسطوانة الخاصة بي. |
| Sadece şu Fissel'ı konuşturalım, Plağı bulalım ve eve dönelim yeter. | Open Subtitles | لنجعل فيسيل يتحدث نعثر علي تلك الاسطوانة ونعود للمنزل |
| Plağı çalmanın yapacaklarını görmemeye dayanamamışlar. | Open Subtitles | لم يقدروا على مقاومة ما قد يفعله تشغيل الاسطوانة. |
| Eğer bu plak satarsa elde edeceğiniz avantajları hayal... bile edemezsiniz Ünlü olacaksınız Bay Dokuzyüz. | Open Subtitles | أنك لا تتخيل الميزات التى ستجنيها لو أن هذه الاسطوانة حققت مبيعات ضخمة .. ستصبح مشهوراً يا سيد 19 |
| Pekâlâ şurdaki silindir ise harekete geçirmeyi planladıkları kimyasal veya biyolojik maddeyi koydukları yer olmalı. | Open Subtitles | وهذه الاسطوانة هنا؟ لا بد انها ستكون حيث سيوضع العامل الكيميائي او الحيوي الذي سينشرونه |
| Seni vurmak istemiyorum, sadece Tüp'ü yere koy. | Open Subtitles | لا أريد أن أضطر لقتلك انزل الاسطوانة فحسب |
| Harika. O halde bana CD'yi ver ben de gerisini halledeyim. | Open Subtitles | عظيم،اذن اعطينى الاسطوانة فقط و اتركى لى الباقى |
| Neredeyse 2 yaz önce yakmistim o CD'yi. | Open Subtitles | اللعنة كنت سأحرق تلك الاسطوانة منذ سنتين |
| Sistemime girdi ve CD'yi işteki bilgisayarlardan birine takmamı istiyor. | Open Subtitles | لقد دخل في نظامي و يريدني أن أضع هذه الاسطوانة في أحد حواسب العمل |
| Sistemime girdi ve CD'yi işteki bilgisayarlardan birine takmamı istiyor. | Open Subtitles | لقد دخل في نظامي و يريدني أن أضع هذه الاسطوانة في أحد حواسب العمل |
| Sadece CD elemanını ve taslak gibi bir şey yaptılar, yüz terkip olayı. | Open Subtitles | أخبرتهم بشأن بائع الاسطوانة و قاموا بعمل رسم له أو محاولة تجميع صورته أيّا كان الأمر |
| Sistemime girmiş ve CD'yi ofisteki bilgisayarlardan birine takmamı istiyor. | Open Subtitles | لقد دخل في نظامي و يريد مني أن أضع الاسطوانة في احدى أجهزة الحاسب الآلي الموجودة في العمل |
| Plağı ver yeter. Ona istediğini vereceğim. | Open Subtitles | أعطيني الاسطوانة فحسب وسأعطيها ما تريد. |
| En azından Plağı nerede bulabileceğimi biliyorum. | Open Subtitles | على الأقل أعرف أين أجد الاسطوانة الآن. |
| Sonra Plağı yerleştiriyorsun. | Open Subtitles | تضعين الاسطوانة. |
| Eğer bu plak çok satarsa ki bence öyle olacak, çok başarılı olacaksınız, Bay Bin Dokuz Yüz | Open Subtitles | أن هذه الاسطوانة حققت مبيعات ضخمة أنت سَتَذْهبُ بعيداً،سّيد 1900 |
| Bozuk plak gibi olmak istemiyorum ama Joshua'nın hayatta olduğunu nerden biliyorsun? | Open Subtitles | اه ، أنا لا أريد أن أبدو مثل الاسطوانة المشروخة ، ولكن ما الذي يجعلك تعتقدين أن جوشوا ما زال حيا؟ |
| Bozuk bir plak gibi aynı şeyleri tekrarlıyorum ama erkek arkadaşımı gerçekten özlüyorum. | Open Subtitles | أنا أعلم أنني أبدو مثل الاسطوانة المشروخة، ولكن أفتقد حقا صديقي. |
| özel bir cihaz ile silindir çekilir, ve kanalın dışından penisin içerisine, | Open Subtitles | جهازخاص تستخدم لسحب الاسطوانة القضيبخارجالقناة. |
| Tüp nerede? Şu kahrolası tüpü de getir. Hadi onu oradan çıkar. | Open Subtitles | اين الاسطوانة, احضر اسطوانتي الملعونة |
| Aslında ona Yapışma diski deniyor. | Open Subtitles | في الحقيقة تسمى الاسطوانة المتراكمة |
| Plağın hipnotik gücü var. | Open Subtitles | الاسطوانة تسببت بقوتها المنومة |