| Katılıyorum. Ama yerleştirme önceliğimiz. | Open Subtitles | أوافقك , لكن اعاده تسكينهم له الاولويه الان. |
| Ancak hamileliğin çok erken döneminde olduğu için önceliğimiz anne olmalıydı. | Open Subtitles | مع ذلك كانت حامل بالأشهر الاولى لذا كانت ركزنا الاولويه على الأم |
| Çevreyi emniyete aldıktan sonra, önceliğimiz nesneyi bulmak. | Open Subtitles | بعد ان نؤمن المكان ستكون الاولويه هي البحث عن الغرض |
| Rambaldi bizim için öncelikli oldu. | Open Subtitles | أبى رمبالدى اصبح له الاولويه لنا |
| öncelikli görevimiz bu. Şu anki tek öncelikli görevimiz bu. | Open Subtitles | هذه هى الاولويه الوحيده الان |
| Rene'yi bulmak önceliğimiz, evet. | Open Subtitles | العثور على رينيه له الاولويه, اجل |
| - Green öncelikli göreve verdi. | Open Subtitles | -جرين" وضعتنى فى الاولويه" |