| Çıkıyorsan bize biraz patlamış mısır getir. | Open Subtitles | يا رجل، إذا خرجت،إذهب لجلب بعض من البوب كورن |
| Yemek için mikrodalgada patlamış mısır iç karartıcı. | Open Subtitles | ليس محبطا بقدر أكل البوب كورن من الميكروويف على العشاء |
| Güzelim benim, patlamış mısır ve naneli şeker arasında kalmak zor karardır. | Open Subtitles | اوه , عزيزي البوب كورن أو حلوى النعناع هو قرار صعب. |
| Wow.Mikrodalgadaki patlamış mısır üzerinde büyük gelişme. | Open Subtitles | تطور كبير من البوب كورن والميكروويف |
| "Bazen, patlamış mısır gibi kokuyorum." | Open Subtitles | أحينا تبدوا رائحتي مثل البوب كورن |
| Dişimin arasına patlamış mısır parçası kaçtı. | Open Subtitles | هناك قطعة من البوب كورن عالقة بسني |
| Git patlamış mısır getir. | Open Subtitles | إذهب لجلب البوب كورن |
| Üzerine karamelli çikolata dökülmüş patlamış mısır. Ben ne giymiştim? | Open Subtitles | {\pos(162,225)} . حبيبات البوب كورن مع اللبن المخفوق ما الذي كنت ارتديه |