| Amerika'nın Latin Amerika'daki ticari koludur. Ben her yerde ticaret yaparım. | Open Subtitles | لمد التجارية الأميركية إلى أمريكا اللاتينية يمكنني التداول في كل مكان |
| Ama yüksek frekanslı ticaret bu şekilde işlemez, değil mi? | Open Subtitles | لكن هي ليست تعمل بهذا التداول العالي جدا، صحيح ؟ |
| Burda ticaret yapmak isteyen herkesin hükümetten belgesi olması gerekir. | Open Subtitles | جميع عمليات التداول في الموز يجب أن لديهم ترخيص من الحكومة. |
| bilgi sızdırma olduğuna dair hiçbir kanıt bulamadık. | Open Subtitles | إن كان داخل التداول لم نتمكن من الحصول على أيّة دليل له |
| SPK'nın 23 No'lu Fonda gerçekleşen içeriden bilgi sızdırma konusundaki suçla ilgili eylemsizliğini ifşa edecek. | Open Subtitles | إنه يخص التكاسل الاجرامي في جزء من منظمة التداول والنقد والمتعلق بالفساد الداخلي بالصندوق 23 |
| Esas ticareti yapmak için insanların nasıl kiralanacağını bilmiyordum. | TED | لم أكن أعرف حقا كيف أوظف أشخاصا للقيام بعمليات التداول الأساسي. |
| Antlaşmanın yüksek ihtimalle olacağı lafının duyulmasından sonra ticarette kesinlikle bir azalma oldu. | Open Subtitles | على العكس، فى الواقع كان هناك بالتأكيد زيادة طفيفة في التداول منذ أن أعُلن عن خبر ان المعاهدة محتمل ان تتم |
| Ya ticaret yapıyor ya da esrar laboratuarlarını basma tecrübesini kişisel çıkarı için kullanıyor. | Open Subtitles | الآن , وإما انه كان يوم التداول أو انه كان يستخدم خبرته للقبض على اصحاب المختبرات لتحقيق مكاسب شخصية |
| İçeriden ticaret. Görünüşe göre benim tarzımda bir parti. | Open Subtitles | التداول من الداخل يبدو مثل نوعي المُفضل من الحفلات |
| People Tree, gereksiz olduğunu düşünüyordu ama ben, insan ve çevre haklarını gözeten bir ticaret sistemi umut ediyordum. | Open Subtitles | الناس شجرة يأمل أن لا يكون ضروريا، وكنت أتمنى كان لدينا نظام التداول لرعاية حقوق الناس والبيئة. |
| Bu onlarca yatırımcı milyonlarca demektir kime Tüm hesaplarını kullanmaya hazır ziyaretçiler için elektronik ticaret | Open Subtitles | هذا يعني عشرات الملايين من المستثمرين وجميعهم مستعدون لإستخدام حسابات التداول الإلكترونية خاصتهم |
| Ama bu çok yüksek ticaret çalışmıyor, değil mi? | Open Subtitles | لكن هي ليست تعمل بهذا التداول العالي جدا، صحيح ؟ |
| Müşterilerimize sadece bir internet sitesi ile tüm ticaret işlerini gerçekleştirme mali haberleri ve tüyoları öğrenme fırsatını sunuyoruz. | Open Subtitles | نُقدم لعُملائنا عن طريق بوابة شبكية واحدة جميع عمليات التداول والأخبار المالية والتعقيب على الأحداث |
| ticaret kısıtlamalarınızı kaldırmak ve iki ulus arasında yeni bir dostluk köprüsü oluşturmak istiyor. | Open Subtitles | يرغب بإعادة حقوق التداول خاصتك وإقامة تحالفات جديدة بين أممنا |
| Tarihi bir fotoğraf. "Adını ticaret Sahnesi Koydum". | Open Subtitles | صورة تاريخية بعنوان مشهد التداول |
| İçerden bilgi sızdırma nedeniyle SPK tarafından inceleniyorlar. | Open Subtitles | حسنٌ، إنّهم قيد التحقيق من قِبَل هيئة الأوراق المالية والصرف بتهمة التداول بُناءً على معلومات داخلية. |
| Heyecanlanma, sadece bilgi alışverişi yapıyoruz. | Open Subtitles | الآن دون أبوس]؛ ر الحصول على متحمس جدا. نحن فقط معلومات التداول هنا. |
| bilgi sızdırmaktan tutuklusunuz. | Open Subtitles | - FBI. أرتدي ملابسي. أنت تحت الإقامة الجبرية عن التداول من الداخل. |
| Eğer binayı tahliye edip, ticareti durdurursak panik ortamı oluşturabilir ve bombanın erkenden patlamasına sebebiyet verebiliriz. | Open Subtitles | إذا قمنا بمسح المبنى وتوقف التداول بإمكاننا أن نخلق حالة من الذعر أو ربما نقوم بتفجير القنبلة في وقت مبكر |
| Senden çok almanı isteyecekler, anlık ticari stoklarını. | Open Subtitles | يريدون أن يشتروا نفس كمية عصير البرتقال التي اشتريتها سهم التداول الفوري |
| Bu bize ticarette bir üstünlük sağlıyor. | Open Subtitles | لذا هو يعطينا ميزة في التداول |
| Bunlari piyasaya sür. | Open Subtitles | ضعها في مجال التداول. |
| Günlük işlemciler gerekli cevabı verecektir. | Open Subtitles | مستثمروا التداول سيتجاوبون |