| Böyle şeyleri prova edemezsin, tamam mı? | Open Subtitles | لايمكنك التدرّب على هاته الأشياء, أتعلم ذلك؟ |
| Güzel. Küçük bir prova, ve bizim olan bölümler. | Open Subtitles | جميل, دعيني أخبر أنّه مع القليل من التدرّب وستكون الأدوار من نصيبنا. |
| ...piyano çalarcasına her daim pratik yapmak durumundasınız. | Open Subtitles | كل ماعليك فعله هو التدرّب, مِثل العزف على آلة البيانو. |
| Belki bir araya gelip İngilizce pratik yaparsınız. | Open Subtitles | يجدر بكما لقاء بعضكما البعض و التدرّب على اللّغة معاً |
| Pekala. Sakın unutmayın. Buraya egzersiz yapmak için geldik. | Open Subtitles | حسناً، لكن تذكّروا، نحن هنا من أجل التدرّب فقط. |
| Odanda oturup alıştırma yapabilirsin, veya okulda da yapabilirsin ya da garajda yapabilirsin, alıştırma yapabileceğin yüzlerce yer var. | Open Subtitles | يمكنك أن تبقى في غرفتك وتتدرّب أو تتدرّب في المدرسة يمكنك التدرّب في المرآب هناك العديد من الأماكن يمكنك التدرّب بها |
| Yani sahaya gitti. Vega'nın kafası üzerinde biraz antrenman yaptı. | Open Subtitles | إذن هي تتوجّه للملعب، وتقوم بإجراء بعض التدرّب |
| prova yapabilir miyiz, lütfen? | Open Subtitles | ألا يمكننا التدرّب وحسب، رجاءً؟ |
| - Herhangi bir yerde prova yapamaz mısın? | Open Subtitles | ألا يمكنك التدرّب في أيّ مكان؟ |
| - Herhangi bir yerde prova yapamaz mısın? | Open Subtitles | ألا يمكنك التدرّب في أيّ مكان؟ |
| Belki gündüzleri prova yapabilirsiniz. | Open Subtitles | ربما يمكنك التدرّب أثناء النهار. |
| Buffy burada değil. Ama benim üstümde biraz daha prova yapabilirsin. | Open Subtitles | حسناً ، (بافي) ليست هنا تستطيع التدرّب معي قليلاً |
| - prova yapmam gerek çünkü. | Open Subtitles | لأنني عليّ التدرّب. |
| Belki bir araya gelip İngilizce pratik yaparsınız. | Open Subtitles | يجدر بكما لقاء بعضكما البعض و التدرّب على اللّغة معاً |
| Oyunculuğumu kullanarak "Metalci" rolüne daha kolay adapte olabilirim hazır o karaktere bürünmüşken, sen de sanki onunla konuşuyormuş gibi pratik yapabilirsin. | Open Subtitles | بواسطة التمثيل، يمكنني تقمّص دور "الميتال هيد". وأثناء تقمّصي للشخصية، يمكنك التدرّب على محادثتها. |
| Pekala neyle pratik yapalım: | Open Subtitles | إذا، ما الذي علينا التدرّب عليه؟ |
| Birçok insan bunu en iyi egzersiz olarak görür. | Open Subtitles | حسناً، الكثير من الناس يعتبرون ذلك أفضل شكل من أشكال التدرّب. |
| Günün ortasında egzersiz yapabilmek güzel bir şey olmalı. | Open Subtitles | لابد أنه من الرائع التدرّب بوسط اليوم |
| Bebeğim, bu tip şeyler için alıştırma yapmak lazım! | Open Subtitles | عليكِ التدرّب لهذا النوع ! من التّمارين يا عزيزتي |
| Biliyorum, ama alıştırma yapması lazım. Willie Nelson ile radyo'ya çıkacak. | Open Subtitles | أعرف، لكن عليه التدرّب (فسوف يذهب للراديو مع (ويلي نلسون |
| Artık antrenman yapabilir miyiz? | Open Subtitles | أيتها الفاشلة الصغيرة، هل يمكننا التدرّب الآن؟ |
| Öğrenmeyi unutun, ilk önce unutmayı öğreneceksiniz. | Open Subtitles | حسنًا، دعكنّ من التدرّب الآن، عليكنّ تعلم النسيان |