Belki Emily ile takılmak yerine onu açık mezara doğru yönlendiriyordu. | Open Subtitles | ربما بدل التسكع مع إيميلي كانت تبُرأ نفسها من نبش قبر |
Hayatta kalmalarının en iyi yolu gen havuzunu güçlendirecek kadar sağlıklı birileriyle takılmak. | Open Subtitles | أفضل أمل للبقاء هو التسكع مع كلّ مَن هم بصحة جيّدة لإثراء الجينات. |
Ama cidden yani başka bir gezegenden gelenlerle takılmayı kim istemez ki? | Open Subtitles | أعني حقاً، من لا يرغب في التسكع مع شخص من كوكب آخر؟ |
Sever misin ki, sen çocuklarla takılmayı seversin Otellerde yaşamayı.. | Open Subtitles | هل تعجبك الحياة التي عشتها ؟ أنت تفضل التسكع مع الشباب والعيش بالفنادق |
- İyi değil mi? - Pisliklerle takılmaktan iyidir. | Open Subtitles | سيكون هذا رائعاً افضل من التسكع مع الحمقى |
Kim hayattaki tek amacı takılabildiği kadar dernek kızıyla takılmak olan insanlarla birlikte vakit geçirmeyi ister ki? | Open Subtitles | من الذي يريد أن يختار التسكع مع مدمنين الشراب وهدفه في الحياة أن يزني بأكثر عدد ممكن من فتيات الأخوية |
Tamam, anlıyorum bu Zack ile takılma alışkanlığını atmana yardım ediyor, | Open Subtitles | انظري , انا اعرف انك تظنيين ان هذا بطريقه ما يساعدك على تجاوز عادتك مع التسكع مع زاك |
Yakında çocukları olacak ve çocukları olan başka çiftlerle takılmaya başlayacaklar. | Open Subtitles | قريباً، سينجبان الأطفال وسيرغبان في التسكع مع الأزواج الذي أنجبوا الأطفال |
Parası varsa Nolan'ın kardeşiyle bile yatarım. | Open Subtitles | يمكنني التسكع مع أخو "نولان" إذا كان لديه المال. |
- Eskiden Veronica'yla takılırdı. | Open Subtitles | -اعتاد على التسكع مع (فيرونيكا)؟ |
Çünkü çoğu erkek çocuğu olan bir erkekle takılmak istemez. | Open Subtitles | ,لأن معظم الشباب لا يودون التسكع مع شابِِ لديه طفلة |
Seni iyi tanıyorum, Tonny ile takılmak dışında hiçbir şey yapmayacaksın. | Open Subtitles | أنا أعرفك.لن تفعل أى شيئ سوى التسكع مع طونى |
Çünkü bol para kazanıyorum. Ve param olunca sizin gibi fakir zavallılarla takılmak zorunda değilim. | Open Subtitles | وعندما تملك المال لا يتوجب عليك التسكع مع فاشلين أمثالكم أيها الشبان |
Asıl amaç seks olmadan da bir kızla takılmak sağlıklı bir şey. | Open Subtitles | إنه صحى, التسكع مع فتاة بدون الهدف الأساسى و هو الجنس |
Bana benzeyen biriyle takılmak çok harikaydı. | Open Subtitles | يا رجل، وجدت أنه من الرائع التسكع مع شبيه لي، أتعرف ؟ |
Bernice, uzun zamandır seninle birlikte değiliz, arkadaşlarımın eşleriyle takılmayı bırakmalısın. | Open Subtitles | برنيس , نحن في الحقيقة لم نتواعد بما فيه الكفاية لـ درجة التسكع مع زوجات أصدقائي |
Benden sana tavsiye belâlı tiplerle takılmayı bırak. | Open Subtitles | خذي نصيحتي، توقفي عن التسكع مع صنّاع المشاكل |
O zengin USC'li zengin züppelerle takılmayı sevmiyorum dedim ya. | Open Subtitles | اخبرتكم ، لا أحب التسكع مع الحمقى طلاب جامعة كالفورنيا الجنوبية الاغنياء |
Kemoterapi koğuşunda takılmaktan daha iyi işlerin yok mu senin? | Open Subtitles | أليس لديك ما هو أفضل من التسكع مع من يأخذ علاجاً كيميائياً؟ |
Demek istediğim, hapisten çıkınca oğlunla vakit geçirebilir miyim? | Open Subtitles | ما أحاول لأن أقوله هو حينما أخرج من السجن هل أستطيع التسكع مع ابنك ذو 10 سنين؟ |
Benim mahalledeki çocuklarla takılma gibi bir lüksüm yoktu. | Open Subtitles | أنا لا أمتلك رفاهية التسكع مع أصدقاء الحيّ |
Geri gelip karımla takılmaya başlıyorsun ve şimdi de onunla bir ilgisi yok mu diyorsun? | Open Subtitles | عُدت إلى هنا، وبدأت التسكع مع زوجتي، وتَعتقد بأنه ليس لها علاقة بالموضوع؟ |
Parası varsa Nolan'ın kardeşiyle bile yatarım. | Open Subtitles | يمكنني التسكع مع أخو "نولان" إذا كان لديه المال. |
- Eskiden Veronica'yla takılırdı. | Open Subtitles | اعتاد على التسكع مع (فيرونيكا)؟ |
Eğer birinin hayatını ziyan etmesini izlemek isteseydim, Tüm gün Jerryle takılırdım. | Open Subtitles | إذا أردتُ أن أرى شخصاً يرمي بحياته، فأنا أفضّل التسكع مع (جيري) كل النهار. |