Sonra, yaptığım bütün şeylerin listesini yaptım, ve, teker teker, bunları telafi edeceğim. | Open Subtitles | لذا كتبت قائمة بكل السيئات التي اقترفتها وكنت سأعوض عن كل أخطائي الواحدة تلو الأخرى |
Bu yüzden, bugüne kadar yaptığım bütün şeylerin bir listesini yaptım... ve, teker teker, bütün hepsini telafi edeceğim. | Open Subtitles | لذا كتبت قائمة بكل السيئات التي اقترفتها وكنت سأعوض عن كل أخطائي الواحدة تلو الأخرى |
Ve bugüne kadar yaptığım bütün kötü şeylerin bir listesini çıkardım, ve teker teker bunları telafi edeceğim. | Open Subtitles | لذا كتبت قائمة بكل السيئات التي اقترفتها وكنت سأعوض عن كل أخطائي الواحدة تلو الأخرى |
Çünkü benim yapmış olduğum iyi şeyler senin Yaptığın kötü şeyleri aklamıyor. | Open Subtitles | لأن الأشياء الجيدة التي قمت بها .لا تبرر الأشياء الفظيعة التي اقترفتها |
Yani ikinci randevuyu kaptın nolmuş.Ama sakın benle Yaptığın hataları onda tekrarlama. | Open Subtitles | إذاً نلت معها اللقاء الثاني فقط لاتكرر الأخطاء التي اقترفتها معي على سبيل المثال: |
Yaptığın hatanın cezasını çekmek sana az gelir. Hiçbir zaman affetmeyeceğim. | Open Subtitles | الخطيئة التي اقترفتها تستحق العقاب عليها فحسب، لا الصفح |
Bu yüzden, hayatım boyunca yaptığım bütün kötü şeylerin listesini çıkardım ve teker teker bunları telafi edeceğim. | Open Subtitles | لذا كتبت قائمة بكل السيئات التي اقترفتها وكنت سأعوض عن كل أخطائي الواحدة تلو الأخرى |
Ve yaptığım bütün kötülükleri bir listede topladım, | Open Subtitles | لذا كتبت قائمة بكل السيئات التي اقترفتها |
Ve böylece ona listeden bahsettim, ve ona yaptığım tüm kötü şeyleri gösterdim. | Open Subtitles | وهكذا، أخبرته عن قائمتي ورأيته السيئات التي اقترفتها |
Ve yaptığım bütün kötülükleri bir listede topladım, | Open Subtitles | لذا كتبت قائمة بكل السيئات التي اقترفتها |
yaptığım tüm kötülükleri bir listede topladım. | Open Subtitles | أعددت قائمة من السيئات كلها التي اقترفتها |
Karma ile tanışmadan önce yaptığım en son kötü şeydi. | Open Subtitles | كانت السيئة الأخيرة التي اقترفتها قبل أن أكتشف القدر والعاقبة الأخلاقية |
Ama yaptığım hatalar yüzünden çok pişmanım. | Open Subtitles | لكنني غارقة في الذنب بسبب الأخطاء التي اقترفتها. |
yaptığım tüm karanlık işler kalbimi zehirledi. | Open Subtitles | كلّ الأفعال الشرّيرة التي اقترفتها سمّمت قلبي |
Şu aptal arkadaşlarıyla bir yerlere gidip duruyor ve onun da benim yaptığım hataları yapmasını istemiyorum. | Open Subtitles | تستمر بالخروج مع هؤلاء الأصدقاء الأغبياء ولا أودها ان تقترف نفس الأخطاء التي اقترفتها |
Yaptığın çirkin şeyleri anlattı. | Open Subtitles | حول الأمور الفضيعة التي اقترفتها |
- Yaptığın hata buydu demek? | Open Subtitles | تلك هي الغلطة التي اقترفتها ? |
Ursula'ya karşı Yaptığın hataları telafi ettin. | Open Subtitles | مهما كانت الأخطاء التي اقترفتها بحقّ (أورسولا)، فها قد صحّحتها |
Bu sayede Yaptığın onca kötü şeyin unutulacağını mı sanıyorsun! | Open Subtitles | ! فعل هذا لن يُكفّر عن كل الأشياء السيئة التي اقترفتها ! |
Yaptığın onca yanlıştan sonra... doğru kararı verebiliyorsan... oğlumuz için de umut var demektir. | Open Subtitles | وطالما أنّك تستطيع اتّخاذ الخيار ...الصحيح بعد كلّ الأخطاء التي اقترفتها فهذا يعني أنّ هنالك أملاً ليفعل ابننا ذلك أيضاً |