| Bunu duymak güzel. Bu aralar Henry'nin üzerinde çalıştığı konu hakkında ne biliyorsun? | Open Subtitles | من الجيد سماع ذلك ماذا تعلمين عن القصة التي يعمل عليها هنري الان |
| Meğerse üzerinde çalıştığı kayda o ölünce bir şey kaydedilmiş. | Open Subtitles | تبين أن الاسطوانة التي يعمل عليها.. سجلت شيئاً عندما مات |
| şu an üzerinde çalıştığı bebekler serisi... | TED | إنها مجموعة من العرائس التي يعمل عليها الآن |
| Bu durumda, şu an üstünde çalıştığı kartı çok seveceksiniz. | Open Subtitles | حسناً، لو كانت هذه هي الحالة، فإنّك ستحبّ البطاقة الجديدة التي يعمل عليها. |
| Crumb bana üstünde çalıştığı çizgi romanını gösterdi. | Open Subtitles | إذاً كرمب أرني مجلاته الهزليه التي يعمل عليها... |
| Bir kaç yıl önce bir gaz firması, üzerinde çalıştığı hikâye için tartışmak maksadıyla bir elemanı işe aldı. | Open Subtitles | قبل سنوات من الزواج شركة الغاز إستاجرت رجل لإزعاجه على القصة التي يعمل عليها |
| Müşterilerinden biri üzerinde çalıştığı kampanyada kullanması için göndermiş. | Open Subtitles | أحد عُملائه أرسل له المقطع لهذه الحملة الإنتخابية التي يعمل عليها |
| üzerinde çalıştığı cesedi kastettim. | Open Subtitles | انا اقصد الجثة التي يعمل عليها |
| üzerinde çalıştığı bir dava. | Open Subtitles | من القضية التي يعمل عليها. |
| Babamın üzerinde çalıştığı davayı. | Open Subtitles | القضية التي يعمل عليها أبّي. |
| Döndüğümüzde Fornell'in üstünde çalıştığı davayı bul. | Open Subtitles | عندما نعود، أريدك أن تعرف عن القضية التي يعمل عليها (فورنيل). |