| kırmızı tilkilerin kışın bu ilk dönemlerinde bu alanda kalmak için geldikleri 30 yıldır ilk defa bu yıl oluyor. | Open Subtitles | إنه العام الأول في ثلاثين عامًا أن تأتي الثعالب الحمراء قرابة تلك المنطقة لتمكث مبكّرًا في الشتاء |
| Onun yerine, kırmızı tilkilerin sayısı gittikçe artıyor. | Open Subtitles | في المقابل، تزداد أعداد الثعالب الحمراء |
| Sophie Kanada'ya geri dönüyor, fakat bu kez daha kuzeye, kırmızı tilkilerin olmadığı yerlere. | Open Subtitles | "تعود "صوفي" إلى "كندا لكن نحو الشمال أكثر حيث لا ينبغي أن تسبّب الثعالب الحمراء مشكلة |
| Uzun otların arasında bir kızıl tilki ailesi yavrularını büyütüyor. | Open Subtitles | في العشب الطويل، عائلة الثعالب الحمراء ترفع أشبالها. |
| Bir haftasonu Berkshires'da kızıl tilki inceler başka bir haftasonu da Acadia Ulusal Park'ta çakal incelerdik. | Open Subtitles | على رحلاته عطلة نهاية الأسبوع، هل تعلم؟ واحد في نهاية الأسبوع سنكون أه دراسة الثعالب الحمراء في بيركشاير، |