| Ama her Aşil'in bir açığı vardır ve onlarınki de açgözlülük. | Open Subtitles | لكن كلّ موقع منيع له نُقطة ضعف، ونُقطة ضعفهم هي الجشع. |
| Sizin yasalarımızı çiğneyerek daha iyi bir anlaşma yapmanız gibi bir açgözlülük. | Open Subtitles | ذلك النوع من الجشع الذي جعلكما تخالفا قوانينا لتحصلوا على صفقة أفضل |
| Büyük şirketlerdeki globalistlerin nasıl açgözlü ve yozlaşmış bir hâle geldiklerinden endişeleniyorsunuz. | TED | وقلقون حول إندماج البشر في العولمة، ليغمرهم الجشع والفساد. |
| açgözlü adlı tabloma modellik yapmasını istemiştim. | Open Subtitles | كنت اريد استخدامها مرة فى احدى لوحاتى, الجشع |
| Biliyormusun sen iki ölümcül özelliği birleştirdin: hırs ve oburluk. | Open Subtitles | لقد نجحت في تضخيم تشكيلة من خطأين قاتلين الجشع والشرهة |
| aç gözlü olmadığınız ve parayı hemen harcamaya başlamadığınız takdirde tabii. | Open Subtitles | طالما أن الجشع لن يطالكُم وتبدأون بانفاق المال في وقت قريب |
| Açgözlülüğün hesabı yapılmazsa neler olacağını bize hatırlatmak için gelirler. | Open Subtitles | أنهم يأتون ليذكّرونا بما يحدث عندما لا يسيطر على الجشع. |
| Bu delici patlamaya sürükleyen açgözlülük ve zarar verme haliydi. | TED | كان الجشع والتهور الذي قاد إلى تفجر حفر التنقيب |
| SP: Tam olarak değil. Hâlâ şiddete dönüşebilecek bazı içgüdülerimizin olduğunu düşünüyorum; açgözlülük, aşiretçilik, intikam, güç ve sadizm gibi. | TED | ستيفن: ليس بالظبط مازلنا نُؤوي غرائز بإمكانها أن تتفجر إلى عنف مثل الجشع والقبلية والإنتقام والهيمنة والسادية. |
| Entrika, kıskançlık, açgözlülük ve sahtekârlık üzerine küçük sevimli bir hikaye. | Open Subtitles | انها قصة منزلية قصيرة عن الأثارة الغيرة, الجشع, والخديعة |
| açgözlülük edip yakalanacak olursak işimiz tamamen biter. | Open Subtitles | إذا تملك منا الجشع وقبُض علينا سينتهى أمرنا بالتأكيد |
| Onlarınki açgözlülük... Biz Allah yolundayız. | Open Subtitles | لكن , هم يقودهم الجشع و نحن يقودنا الله و أنت يا رسول الله |
| Sen açgözlü bir pisliksin. Onunla parası için evlendin. | Open Subtitles | أيها الوغد الجشع تريد تزويجها مقابل المال |
| Yarın gelirim. Gelsen iyi olur. Ne olursa olsun o açgözlü, yalaka fareye güvenmiyorum. | Open Subtitles | يجدر بك، لا أثق بهذا الجشع لاعق الأصابع القزم |
| Hub amcamı nasıl bir açgözlü işe yaramaz pislik para için satar? | Open Subtitles | من هذا الطماع الجشع الذى يسلم خالى هب مقابل المال؟ |
| hırs, kasayı ve onun şansını çekmek için bir balıkçı kancasını tutan yaşlı bir kadın. | TED | الجشع إمرأة عجوزة تتشبث بالخزنة وخطاف الصيد لتقتلع ثروتها. |
| hırs, Öfke ve Bölünme'nin karşısında bunlar zorunluluk. | TED | في مواجهة الجشع والاحتيال والانقسام هي التزامات. |
| Birileri aç gözlü koca ağzını açtı ve oğlumu kaybettim. | Open Subtitles | فتح شخص ما الفم الكبير الجشع وفقدت ابني في ذلك. |
| Evet, politika. Açgözlülüğün ahlak kisvesine büründüğü yer. | Open Subtitles | أنا أكره السياسيين حيث الجشع يرتدي قناع الأخلاق |
| Tamah, kulun elde ettiklerinin üstüne el koyarak da el ettiklerinin vebalidir. | Open Subtitles | الجشع هي خطيئة الأستيلاء على ما بأمكان أحد فعله بينما يستطيع فعله مهما كان ما فعله |
| İnsanların doymak bilmeyen açgözlülüğü eninde sonunda Defterler'i çalmaya çalışmalarına neden olacak. | Open Subtitles | ولكن الجشع لا حدود له بعض الناس سيخترقون المخبأ ويحصلون على المذكرات |
| Açgözlülükle yoğrulan bu çekici atmosfer... giydikleri kırmızı kuşakla tanınan... yüzün üzerinde Texaslı kanun kaçağını... merhametsiz gangaster sürüsü olarak bir araya getirdi. | Open Subtitles | إجتذاباً لجوّ الجشع توحّد ما يزيد عن 100 من مجرمي تكساس لتشكيل عصابة عديمة الرحمة عرفوا من ملبسهم للحزام الأحمر |
| T. A. REHBERİ | Open Subtitles | "موسوعة (جزيرة الجشع)" قادمان إليكم من موسوعة (جزيرة الجشع). -اليوم نقدّم لكم بطاقة "عين الربّ ". |
| Bu topraklardaki tek kötü güç, aç gözlülük. | Open Subtitles | القوة الوحيدة الشريرة في هذه الارض هو الجشع. |
| Ancak geri dönüşü fazla uzun sürmeyecek Açgözlülüğe ve kötülüğe tekrar Hükmedecek | Open Subtitles | للعودة في زمن لايكون هناك حب و يرجع فيه الفساد و الجشع للتسيد مرة اخرى |
| Konferans salonuna gidin ve onun günah ve açgözlülükten bahsettiği Çin sözlerini bulun. | Open Subtitles | إذهبوا إلي قاعة الإستماع .. وإبحثوا عن الكلمة الصينية المتعلقة بـ بخطيئة الجشع التي ذكرها |
| Augustine ve Annem minnettarlık ve para hırsı arasında kalmışlar. | Open Subtitles | أوغسطين و مـامي يتمزقان بين الإمتنان و الجشع. |
| Onlar hırsın, sapkınlığın, hoşgörüsüzlüğün ve gericiliğin partisi. | Open Subtitles | انه جزب الجشع والفساد والتعصَب والأفكار البالية |
| Ona akbaba diyoruz çünkü geliyor neredeyse çözülmüş davaları kendi çözüyor sonra tüm alkışı topluyor. | Open Subtitles | نسمية الجشع لأنه دائماً ما ينقض علينا و يحل القضايا التي كادت ان تغلق |