| İşte her türlü Güzel şey bu sınıfta olmaya başlıyor. | TED | وتبدأ جميع أنواع الأشياء الجميله بالحدوث في الفصل الدراسي الفعلي. |
| İstanbul'da bizimle birkaç Güzel gün geçir ve sonra... sonra evine git. | Open Subtitles | يجب أن تقضى معنا بعض من الأيام الجميله فى إسطنبول ثم تعود |
| Senin gibi Güzel bir çöl çiçeği dünyanın en güçIü adamının kollarında olmalı. | Open Subtitles | زهرة الصحراء الجميله مثلك يجب أن تكون بين ذراعى أقوى رجل فى العالم |
| O tatlı küçük yüzü, o tapılası sarı saçları nasıl inkar edebilir insan? | Open Subtitles | كيف يُمكنكِ أن ترفضى مثل هذا الوجه الجميل و تلك الضفائر الشقراء الجميله |
| güzelim Jan'ı ve onu nasıI yıllar önce kaybettiğimi düşünüyorum. | Open Subtitles | أفكر فى جان الجميله كيف فقدتها منذ سنوات طويله. |
| Ortalama değildi. Uzun bacaklı hoş mankenler | Open Subtitles | لكنه لم يكن منجذباً لعارضة الأزياء الجميله ذات الساق الطويل |
| Tanrı'nın amacı için seçtiği sevimli toz zerresi olabilirsin. | Open Subtitles | ربما تكونين الزوبعه الجميله و التى من خلالها سينفذ الله مشيئته |
| güzellik ailemizden bana geçmiş... | Open Subtitles | لقد كنت انا الجميله في هذه العائله .. والذكيه ايضاًَ. |
| Arkadaşım böyle Güzel şeyleri çok sever, kendini kontrol edemez. | Open Subtitles | صديقى يحب الأشياء الجميله جداً لا يستطيع السيطره على نفسه |
| O Güzel gözlerini yerinden çıkarmadan bana bakmayı kes çocuk! | Open Subtitles | ابعد تلك العيون الجميله عني قبل ان اقتلعهم ايها الولد |
| - Hatta bu Güzel koku senin gerçek kokunu saklayamıyor. | Open Subtitles | حتى تلك الرائجه الجميله لا يمكن ان تخفي رائحتك الحقيقة. |
| Ta ki bir gün, Salamanca'dan Güzel bir Gallardo boğası onu şişledi ve bu ışıltılı uzun yaşamının sonu oldu. | Open Subtitles | حتى يوم واحد كان وجه انتقادات شديدة من قبل الجميله تورو غالاردو , من سالامانكا في نهاية الامر كوريدو الرائعة |
| Çünkü bu Güzel fotoğrafla, belki ben, kaynama ve buharlaşmanın aslında nasıl farklı miktarlarda zaman aldığını anlatan bu küçük kutucuğu buraya koyabilirim | TED | لانه بتلك الصورة الجميله, ربما بامكاني اضافة هذا الصندوق الصغير الذي يعبر كيف ان التبخير والغليان في الواقع يستغرقان مقادير مختلفة من الوقت |
| Bu yüzden bana göre, bu Güzel kültür, bu Güzel ifade oyunlarla yakalamak istediğim bir şey. | TED | وبالنسبه لي, هذه الثقافه الجميله, هذه التعابير الجميله هو شيئ اريد تجسيده من خلال الالعاب |
| Bu vergileri hangi Güzel Danlı kız takacak? | Open Subtitles | من هى الفتاه الجميله التى ستتحلى بهذه الضرائب سيشترون بها دروع |
| tatlı genç hayatında oyunculuk mücadelesine hazırlan küçük hanım. | Open Subtitles | استعد لتمثيل يمثل تحدى فى حياتك الجميله الصغيره . سيدتى الجميله |
| Sendeki tatlı şeyden biraz daha alacağım. | Open Subtitles | إنني سأحصل على الكثير من أشيائك الجميله منكِ |
| Niye o pantolonu indirip, bana o tatlı popondan bir parça vermiyorsun? | Open Subtitles | لماذا لا تنزع البنطلون و تُريني مؤخرتك الجميله? |
| Dinle güzelim, hiçbir şekilde o herifin karşısında durmak bile istemem. | Open Subtitles | أستمعى لى ايتها الجميله لقد رأيت ضحاياه معلقين بخطاف مقطعين مثل الاغنام ممسكين أحشائهم بيدهم وينزفون حتى الموت |
| O güzelim kayalıkların tepesinde duruyorduk. | Open Subtitles | حسناً لقد كنا واقفين على حافة الجبل الجميله |
| O kadar yol katedip güzelim şehrimize gelerek aylar öncesinden Moskova'da bir bodrum katında verilen kararı araştırabilirsiniz elbette. | Open Subtitles | ..لكن بالطبع تستطيع القيادة الى عاصمتنا الجميله وتصارع لايام من اجل ان تصنع هذا القرار |
| O hoş renkleri yaratan hava kirliliği. | Open Subtitles | هذا التلوث الذي يخرج الألوان الجميله ، لعلمك |
| Tanrı'nın, amacı için seçtiği sevimli toz zerresi olabilirsin. | Open Subtitles | ربما تكونين الزوبعه الجميله و التى من خلالها سينفذ الله مشيئته |
| - Tamam. Görüşürüz. - Güle güle, güzellik. | Open Subtitles | حسنا, الل اللقاء مع السلامه ايتها الجميله |
| Senin gençlik yıllarını böyle harcamak istemezdim ama sen çok şirin, zarif ve çok akıllısın ve hiçbir şey talep etmedin. | Open Subtitles | لم أقصد تضييع سنوات شباب الجميله هكذا ... لكنكِ حلوة جدا رشيقة جدا، ذكية جدا ولم تفعلي أبدا اي شيء سيء |
| Ben de demin Güzeller güzeli bir '74 Barolo açmıştım ve içeride bir kasa daha var, etrafta dolaşmaya yeter. | Open Subtitles | لقد فتحت للتو أحد قنينات الجميله 74 بارولو ولقد حشرت القضية برمتها بداخلها لذا هناك الكثير من الأمور تجري بالأنحاء |