| Yarın Nightingale Vakfı gönüllüsü olarak birkaç tane yarık damak ameliyatı yapacağım. | Open Subtitles | غداً, سأجري سلسلة من جراحات الحنك المشقوق تطوعيّاً لصالح مؤسسة العنادل |
| Her Pazar, akşam yemeğinde damak temizleyici servis ederdik. | Open Subtitles | كان يُقدم لنا دائماً مطهر الحنك في عشاء الأحد. |
| Kedimde yarık damak sorunu var, ameliyat olması gerekir. | Open Subtitles | قطتي لديه الحنك انه يحتاج الى عملية جراحية ل. |
| Açıldığında, damağı ve çeneyi, eşit oranda genişletir bu da, tamamen bu hasarları verir. | Open Subtitles | حينما تُفتح، فإنه توسع قبّة الحنك والفك السفلي في حصص متساوية. |
| Dün şu yarık damağa yaptıkların işe yaradı... - ...demeye geldim. - Yalaka. | Open Subtitles | فقط أرادَ إخْبارك العملَ أنت عَمِلتَ أمس على ذلك الحنك المشقوقِ... |
| Damakta skuamöz hücre. | Open Subtitles | سرطان الخلايا الحرشفية في الحنك. |
| Sert damaktan beyne doğru giden yol boyunca bir şeyler saplanmış. | Open Subtitles | شيء ما إخترق نسيج الحنك القاسي وصولاً للدماغ |
| Papil ödemi belirtisi yok o yüzden muhtemelen kafatası basıncı artmamış. Alt damak kaslarında anormallik yok. | Open Subtitles | ...لا علامات على وذمة العصب البصري,اذا في الغالب لا يوجد تزايد في داخل الجمجمه لا شذوذ في عضلة الحنك الرخوه |
| Yalnızca şunu söylemek istedik, damak tadın inanılmaz. | Open Subtitles | اننا نريد فقط ان نقول لكِ ان الحنك الخاص بالنكهة... مدهشة. |
| Azıcık kan damak tadına iyi gelir. | Open Subtitles | القليل من الدماء لا تُفرح الحنك |
| Kedimde yarık damak sorunu var, bazı havalara karşı alerji gösteriyor. | Open Subtitles | [يضحك] قطتي حصلت على الحنك المشقوق، غير ديهم حساسية لبعض أنواع من الهواء. |
| Ama damak öyle değil. | Open Subtitles | لكن الحنك ليست كذلك |
| Bangladeş'te çok sayıda yarık damak tedavisi için bir grup cerrahı yönetti. | Open Subtitles | قدتَ فريقاً من الجرّاحين لترميم الحنك المشقوق في (بنغلاديش)؟ |
| damak ayrıldı. | Open Subtitles | تم شق الحنك العظميّ - توريس " " |
| Sende manda damağı var. | Open Subtitles | لديك الحنك من جاموس الماء. هذا على وشك أن يتغير. |
| Mermi, küçük ve sert olan damağı geçmiş. | Open Subtitles | ... والرصاصة إخترقت ...الحنك الصغير والثابت من فمه |
| ..damağı geçerek kafatasını deldiğini gösteriyor. | Open Subtitles | عــبر "الحنك الرخو"قد يكون سبب هذا الجُرح |
| Yumuşak damağa bak. Ne görüyorsun? | Open Subtitles | انظر إلى الحنك الرّخو، ماذا ترى؟ |
| Katılıyorum. Yemek borusundan üst damağa, oradan da sinüslere. | Open Subtitles | {\pos(192,220)} أوافقك، نحو المريء وإلى الحنك العلوي ثم إلى الجيوب الأنفية. |
| Damakta gezdirip, sürekli çalkalıyoruz. | Open Subtitles | ونقلّبها حول الحنك. |
| Yumuşak damaktan yemek borusuna doğru uzuyorlar. | Open Subtitles | الممتدة من الحنك الرخو و أسفل المريء؟ |