| Arkama saplamak üzere olduğun o hançer erken evlilik hediyesi miydi? | Open Subtitles | وهذا الخنجر الذي كنت ستغرزيه في ظهري هل كن هدية زواج مبكرة؟ |
| Bu ne, bir hançer mi önümde beliren? Kabzası elime yakın. | Open Subtitles | هل هذا هو الخنجر الذي آراه أمامي و مقبضه في يدي ؟ |
| Hâlâ görüyorum seni. Tutulacak biçimdesin şu anda kınından çektiğim hançer gibi. | Open Subtitles | إنّي لا أزال أراك تماماً مثل .الخنجر الذي سحبته الآن |
| - Bana yaptığı tek şey kalbime sapladığın o hançeri çıkarmak oldu. | Open Subtitles | الشيء الوحيد الذي فعلَته هو نزع الخنجر الذي نشبتَه أنت في قلبي. |
| Hatırlıyor musun, savaştan sonra kazandığım hançeri Tus'ın almasını engellemiştin. | Open Subtitles | هل تذكر الخنجر الذي منعت "تاس" من أخذه مني بعدما غنمته في المعركه؟ |
| Mücevher kutusundan söz ettiğinde, o kutunun odanın diğer ucunda üzerinde hançer bulunan masanın üzerinde olup olmadığını sordum. | Open Subtitles | لقد نَصَبت فخَّها عندما ذَكَرت علبة المجوهرات، قلت آه، هل كانت في نهاية الغرفة" "بالقرب مِن الخنجر الذي على الطاولة؟ |
| Jor-el'in Clark'a verdiği hançer... Halen çiftlikte bir yerde olmalı. | Open Subtitles | الخنجر الذي أعطاه "جور أل" إلى كلارك قد لايزال موجوداً في المزرعة |
| Beni arkamdan vuran hançer aşktı. | Open Subtitles | الحب , كان الخنجر الذي طعنني من الخلف |
| Yanqiu, elindeki hançer çok keskin. | Open Subtitles | الخنجر الذي بيديه يمكنه قطع أي شئ |
| Cadının bana verdiği hançer içinde mi yani? | Open Subtitles | الخنجر الذي أعطتنيه السّاحرة داخله؟ |
| Bulmamı istediğin hançer mı? | Open Subtitles | الخنجر الذي كلفتني بإيجاده؟ |
| Ona verdiği hançer sahte. | Open Subtitles | الخنجر الذي أعطاه لها مزيّف |
| Tancredi'yi öldüren hançer Lupo Corona'ya ait. | Open Subtitles | الخنجر الذي قتل (تانكريدي) يرجع إلى (لوبو كورونا) |
| - Helios'un hançeri. Çaldığın hançer, Autolycus. | Open Subtitles | الخنجر الذي سرقته يا (أوتوليكاس) |
| Kol ile birlikte yaptığımız hançer. | Open Subtitles | الخنجر الذي صنعه (كول) وإيّاي. |