| Evet, bütün o harika küçük Altın elmalara sahipti, ve Atlanta önde koşuyordu ve Hippomenes küçük bir Altın elma yuvarlıyordu | TED | حسنا، كان لديه جميع تلك التفاحات الذهبيه الرائعه، كانت تتعداه، وكان يدحرج تفاحة ذهبية صغيرة. |
| Vise les fridolins derrière. Sizin Altın planınızda bizden kaçmızın öldürülmesi gerekiyor? | Open Subtitles | كم عدد من تخططون لقتلهم منا باسم خطتكم الذهبيه تلك ؟ |
| Altın postu aramak için dünyanın öbür ucuna kadar gidecek. | Open Subtitles | بينما يبحث عن الفروه الذهبيه سيكون فى أخر الارض |
| Altın postun yerini sana hiçbir insan söyleyemez. | Open Subtitles | لا يستطيع احد ان يخبرك كيف تجد الفروه الذهبيه |
| Yeni tamamlanan Golden Gate Köprüsü arka plan idi. | Open Subtitles | كوبرى البوابه الذهبيه المكتمل حديثا فى الخلفيه |
| Altın post diye birşey var mı , ve varsa nerede? | Open Subtitles | هل الفروه الذهبيه موجوده ؟ واذا كانت أين هى ؟ |
| Altın postu unut. Hayatından endişeliyim. | Open Subtitles | ارجوك انسى الفروه الذهبيه انى اخاف على سلامتك |
| Altın postu çalanlar mutlaka ölmeli. | Open Subtitles | هؤلاء الذين سرقوا الفروه الذهبيه لابد من موتهم |
| Belki bu sefer Altın parayı alabilirim. | Open Subtitles | ربما هذه المره أستطيع أن ان أحصل على العملة الذهبيه |
| Ve eğer Sherwood ormanından geçmek istiyorsanız, bunun bedeli... şu Altın madalyondur. | Open Subtitles | و لو اردت ان تسافر من خلال غابه شيروود سيكلفك هذا هذه الميداليه الذهبيه |
| Tahtınız, ordunuz ya da Altın şehriniz değil. | Open Subtitles | ليس من عرشك و لا جيشك أو مدينتك الذهبيه .. |
| Kolumu kaldırmam yeterli, Altın şehriniz küle döner. | Open Subtitles | علىً فقط أن أرفع ذراعى لتحترق مدينتكم الذهبيه و تتحول إلى رماد |
| Unutma, bu senenin temasını en iyi yansıtan araba herkesin göz diktiği Quahog'ın Altın Midyesi'ni kazanacak. | Open Subtitles | تذكرو أن المشاركة التي تمثل موضوع هذه السنه علىأفضلوجه.. ستفوز بالصدفة الذهبيه لمدينه كوهاج.. |
| Altın Balta ödülünü kazanan kişi Meredith Baxter Dimly. | Open Subtitles | اود ان اقدم الهديه.. الدرع الذهبيه الى ميرديث باكستر ديملي. |
| Aracı bulmak cinayeti çözebilmek için Altın anahtar. | Open Subtitles | العثور على تلك الشاحنه هو تذكرتك الذهبيه للجنايات |
| Tacirlerden yalnızca Altın Küpe o tarafa gidiyor. | Open Subtitles | عبر تجارنا فقط تصدر الحلقان الذهبيه لهناك |
| Altın kurbağaların iletişim davranışlarını ilk tanımlayan kişi olan kurbağa biyologu Erik Lindquist kurbağaların bölgelerine varmadan takımlarını dezenfekte etmeleri için film ekibine yardımcı oldu. | Open Subtitles | عالم الأحياء المتخصص .. إريـك ليندكويسـت هو أول من وصف أسلوب الإشارات للضفـادع الذهبيه |
| Mesela yeni başlayanlar için Altın kolyelerimin hiçbiri yok artık. | Open Subtitles | حسناً, في البداية ليس لدي أي من ميدالياتي الذهبيه بعد الآن |
| Simdi yukarı gel ve ben, anneme Altın aslanla ilgili tüm gerçekleri anlatırken yanımda dur. | Open Subtitles | الآن تعال معي للأعلى وقف بجانبي بينما انا اخبر امي كل الحقيقه عن اللبوة الذهبيه |
| İsterseniz bunu bir de Golden Gate Köprüsü'ne, American Idol'e ya da Ay'a anlatın. | Open Subtitles | قل ذلك لـ "جسر البوابه الذهبيه" أو "أمريكان أيدول" |
| Ben de Golden Locks' um zaten. | Open Subtitles | وأنا الاقفال الذهبيه |