ويكيبيديا

    "الذي عرضته" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • teklif ettiğim bu
        
    • teklif ettiğin
        
    • gözleri önünde sergilediğin
        
    • size gösterdiğim
        
    Sana teklif ettiğim bu büyük onuru kabul edecek misin? Open Subtitles هل تقبل الشرف العظيم الذي عرضته عليك؟
    Sana teklif ettiğim bu büyük onuru kabul edecek misin? Open Subtitles هل تقبل الشرف العظيم الذي عرضته عليك؟
    "Teşekkür ederim"lerini kendine sakla ama şu teklif ettiğin çeki alayım. Open Subtitles احتفظي بكلمات الشكر ولكني اريد ذلك الشيك الذي عرضته علي
    Bana teklif ettiğin son miktar, onu kabul ediyorum. Open Subtitles ذلك العرض الأخير الذي عرضته علي سأقبل به
    Kasabanın gözleri önünde sergilediğin o rezil tutumundan sonra. Open Subtitles وذلك التشوه القبيح الذي عرضته
    Kasabanın gözleri önünde sergilediğin o rezil tutumundan sonra. Open Subtitles وذلك التشوه القبيح الذي عرضته
    size gösterdiğim örnek tamamen detayları bulmak hakkındaydı. TED الآن المثال الذي عرضته عليكم كان كله حول إيجاد التفاصيل.
    Son bir video göstereceğim, başta size gösterdiğim kısa videoya geri döneceğim ama bu defa alternatif bir son önereceğim. TED سأدعكم لمشاهدة فيديو أخير، وسأعيد تشغيل الفيديو الذي عرضته سابقًا، لكني سأعرض نهاية بديلة.
    Şimdi anlıyorum ki eğer bana üç ay önce teklif ettiğin danışmanlık işini kabul etseydim, ileri gitmene engel olabilirmişim. Open Subtitles لقد خطر لي أنه لو كنت قبلت المنصب الاستشاري الذي عرضته علي منذ ثلاثة أشهر كنت لأمنعك من المبالغة في رد فعلك
    Hükümetin gücü, ...krala sadık memurların göreve getirilmesi bana teklif ettiğin makam. Open Subtitles قوة الألتزام لضبط النفس، أستبدلت مكتب محامي الحاكم -الموقع الذي عرضته لي -الذي رفضته
    size gösterdiğim ilk videodan 30 gün sonra burada hareket ettiğini gördüğünüz robot kol Aurora'nın beyninin kontrolü altında ve imleci hedefe ulaşmak için hareket ettiriyor. TED الذراع الرّوبوتية التي ترونها تتحرّك هنا بعد 30 يوما، من الفيديو الأوّل الذي عرضته لكم، هي في الواقع تحت سيطرة دماغ أورورا وتقوم بتحربك المؤشّر حتى تصل إلى الهدف.
    Böylece karşılıklı değişebilen sekiz kıvrımlı bir sistem dizayn ettik. size gösterdiğim ev projesine çok benziyor, ve hepsini tekrar biraraya getirebilirdik. aynı hacime sahip ergonomik şekillere her zaman sahiptik ve bunlar aynı yöntemle her zaman üretilebilirdi. TED لذلك ، قمنا بتصميم نظام هنا من ثمانية منحنيات يمكن تبادلها، تشبه الى حد بعيد مشروع الإسكان الذي عرضته عليكم ، ويمكننا إعادة تركيب تلك المنحنيات معا ، بحيث يكون لدينا دائما أشكال مريحة لديها دائما نفس الحجم ويمكن إنتاجها دائما بنفس الطريقه.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد