| Bir şeyler yapmalısın. Bana tarif ettiğin davranış paranoid şizofreni belirtisi. | Open Subtitles | السلوك الذي وصفته لي يشير إلى إنفصام الذعر |
| Hiçbir şey tarif ettiğin şiddetli öfkeyi tetikleyemez. | Open Subtitles | لا شئ يمكن ان يشعل الغضب الاعمى الذي وصفته |
| Ve tarif ettiğin yastık senaryosu beni son derece zayıf gösterecek. | Open Subtitles | ومشهد الوسائد بأكمله الذي وصفته للتو يبدو ضعيفاً جداً. |
| Cheryl'in tarif ettiğiyle aynı. | Open Subtitles | تماماً كالمسدس الذي وصفته. |
| Cheryl'in tarif ettiğiyle aynı. | Open Subtitles | تماماً كالمسدس الذي وصفته. |
| Tarif ettiğiniz adamı dün gece nezarete attım. | Open Subtitles | لقد كان لدي الرجل الذي وصفته في السجن منذ ليلة أمس |
| Son olarak geç saatlerde çöp poşetlerini burada Tarif ettiğiniz Channelview Drive'a mı götürdünüz? | Open Subtitles | لاحقاً في تلك الليلة، هل اخذت تلك الاكياس الموقع الذي وصفته لنا؟ |
| Eğer tarif ettiğin bu geçmiş doğruysa, bu bayiliği açmayı bir kenara itemezsin. | Open Subtitles | إذا كان ذلك الرجوع بالذاكرة السريع الذي وصفته للتوّ صحيحًا فلا يمكنك تحمّل ألا تفتحي هذا الامتياز |
| Tamamen tarif ettiğin yaratığa benziyor. | Open Subtitles | إنه بالضبط مثل المخلوق الذي وصفته |
| Ayrıca tarif ettiğin mezarı da bulduk. Eşinin mezarını. | Open Subtitles | ...وجدنا أيضاً القبر الذي وصفته قبر زوجتك |
| tarif ettiğin adam, öğrenci olan. Haitili'ydi. | Open Subtitles | الشاب الذي وصفته , الطالب كان هايتياً |
| Şey, az önce tarif ettiğin adamı biliyorsun. | Open Subtitles | حسناً الرجل الذي... الذي وصفته تواً... |
| Aynı zamanda tarif ettiğin mezarıda bulduk. | Open Subtitles | وكذلك وجدنا القبر الذي وصفته |
| Aynen tarif ettiğin gibi. | Open Subtitles | و هذا الذي وصفته لتوِّك |
| - Bu adam, senin tarif ettiğin adama uymuyor. | Open Subtitles | إنه لا يطابق الرجل الذي وصفته |
| Tarif ettiğiniz yaratık, Uluyan Canavarın... | Open Subtitles | المخلوق الذي وصفته لديه خصائص |