| Hayır, ufak bir sıyrık için zavallı adamı meşgul etme sakın. | Open Subtitles | لا، لا تُزعج ذلك الرجُل المسكين. عن جُرح مثل هذا الشيء. |
| adamı rahat bırak, olur mu rahip? | Open Subtitles | دَع الرجُل و شأنَه، اتفقنا أيها الكاهِن؟ |
| Dün gece Pençeli adamın kovalarken, Bayan Son Derede Orantılı evine yürüyordu. | Open Subtitles | عندما كنت أطارد الرجُل ذو المخلب ليلة أمس والمُعلّمة مُتجهة إلى المنزل |
| adamın kendi kaderine karşı olan ilgisizliği zihinsel dengesizliğinin bir belirtisi. | Open Subtitles | تُشير لامُبالاة الرجُل حيال مصيرهِ إلى نوعٍ من عدم الاستقرار العقلي |
| Çirkin Adam. Beni öldürmek istiyor. O kızı da o yaraladı. | Open Subtitles | الرجُل القبيح ، إنه يريد أن يقتلني لقد آذي تلك البنت |
| Biliyorsun, o herif ortaya çıkmadan önce sana doğru geliyordum. | Open Subtitles | تعلمين، لقد كُنتُ فى طريقي إليكي عندما تدخّل ذاك الرجُل. |
| Herifin bıyığını takmış, adama bakıyor. | Open Subtitles | إنه يبدأ في تقمّص شخصية الرجُل العجوز بشاربه |
| Kafeteryada o yaşlı adamla ne oldu? | Open Subtitles | ما الذي حصلَ في الكافتيريا معَ ذلكَ الرجُل المُسِّن؟ |
| Hergün kapıdan çıkıp, o adamı göremem. Taşınmalıyız. | Open Subtitles | لا أستطيع الخروج من بابي الأمامي كلّ يوم وأرى ذلك الرجُل |
| Artık, hayatını mahveden.. adamı yoketmesi uzun sürmeyecekti.. | Open Subtitles | لن يطول الأمر قبل أن يدمّر الرجُل ،الذي أفسد حياته |
| Bunun için yanlış adamı buldun. | Open Subtitles | وتُخبرهُ بِأنك وجدت الرجُل الذى أخطأ وفعل ذلك |
| Hadi ama kestirmedeki çılgın yaşlı adamı herkes bilir. | Open Subtitles | بِرَبِّك , الجميع يعلم بأمر الرجُل العجوز الموجود في الاختصار |
| Aileme saldıran adamın neyi neden yaptığını izah etmemi mi bekliyorsunuz? | Open Subtitles | هل تطلبينَ مني تفسير دوافعِ الرجُل الذي حاول الإعتداء على عائلتي؟ |
| - adamın estetik cerraha ihtiyacı var. - Bir de genel cerraha. | Open Subtitles | ــ هذا الرجُل بحاجة إلى جرّاح تجميل ــ و أخصّائي جراحة عامة |
| - Kanıtı ancak adamın kim olduğunu öğrenirsek bula- | Open Subtitles | الاثبات شيء يمكننا إيجاده بمجرد ..أن نعرف مَن هو ذلك الرجُل |
| Bir adamın değeri nerede yaşadığı değildir, ama nasıl yaşadığıdır, ne kadar iyi yaptığıdır. | Open Subtitles | لا يُقاسُ قَدرُ الرجُل حيثُ يَعيش، بل كيفَ يعيش كيفَ يستغلهُ أحسنَ استغلال |
| Bahçe merkezindeki Adam onların çok kurnaz yaratıklar olduğunu söyledi. | Open Subtitles | الرجُل في متجر معدّات الحدائق قال أن هذه الحيوانات مُحتالة |
| Az önce insan yiyen balıklara yedirdiğin Adam çok teşekkürler. | Open Subtitles | الرجُل الذي أطعمته للسمك الآكل للحوم البشر، شكراً جزيلاً لك |
| O herif yaşıyorsa, şu kapıdan girer, eşyalarını toplar ve elveda der. | Open Subtitles | لو ان هذا الرجُل علي قيد الحياة سوف يدخُل من خلال هذا الباب ليلتقط أشيائة ويقول الي اللقاء |
| Inanamıyorum bu cins adama hala aşık olduğunu . | Open Subtitles | لا أصدق أنها لا تزال على علاقة بذلك الرجُل الأخرق |
| adamla konuşmamız lazım Leo. Sesini kesmesini söyle. | Open Subtitles | عليكَ التكَلُّم معَ الرجُل يا ليو، و تَقولَ لهُ أن يَخرَس |
| Burası güzel kadın kaynıyor ama sen oturmuş o herifi kesiyorsun. | Open Subtitles | كلّ هؤلاء النساء الجميلات هنا وأنت تحدّق في ذلك الرجُل ؟ |
| Bu adamdan nefret ediyorum. Gıcık bir sesi var. | Open Subtitles | أنا أكره ذلك الرجُل إن لديه صوت مثل الحاجز الشبكي |
| Bir erkeğin ellerinin bedeninde dolaşmasını seviyorsun. | Open Subtitles | يروق لكِ ايضا الشعور بأيدي الرجُل علي جسدك اجمعة |
| Peki şu tuhaf konuşan adamda niye var? | Open Subtitles | لِمَ إذاً الرجُل الذي يتَحَدَث بطَريقَة مُضحِكَة لديهِ واحِد؟ |
| Bu işi bizim gibi sanatsal açıdan görecek tek kişi de odur... | Open Subtitles | هو الرجلُ الوحيد الذي سيُقدّرُ هذا مِنْ وجة نظرنا، الرجُل المطلوب. |
| Cyril, öldürdüğün kişinin annesi, babası ve karısı ile konuşacağını anlamalısın. | Open Subtitles | سيريل، أنتَ تَفهَم أنكَ رُبما ستَتَحدَّث معَ أُم و أب و زوجَة الرجُل الذي قَتَلتَه؟ |
| Şu beyefendi kim? | Open Subtitles | مَن هِو هَذا الرجُل النَبِيل؟ |