| Bu nedenle yolculuğa tek başlarına çıkıp yalnızlıklarının kendilerine huzur ve sessizlik getirmesini umut ederler. | Open Subtitles | و بهذا يستقلّون بأنفسهم آملين أن تجلب لهم خلوتهم بعضاً من السلام و الهدوء |
| Yeni kitabımı bitirmem için gereken de biraz huzur ve sessizlik. | Open Subtitles | إنه السلام و الهدوء المناسب الذيأحتاجهلإنهاءكتابيالجديد. |
| Tanrıya şükür,biraz huzur ve sessizlik. | Open Subtitles | . الحمد لله ، قليلاً من السلام و الهدوء |
| huzur ve sessizlik burnumda tütüyor. | Open Subtitles | أنا أبحث عن السلام و الهدوء |
| huzur ve sessizlik. | Open Subtitles | السلام و الهدوء |
| Sandım ki buraya gelirsek, Londra'dan uzaklaşırsak tüm bu huzur ve sessizlik... | Open Subtitles | إعتقدتُ القدوم إلى هنا بعيداً عن (لندن) و كُلّ هذا السلام و الهدوء |