| Hiçbir şey söyleme. karanlık tarafın onu içine çekmesini bekle. | Open Subtitles | لا تقولي كلمة، دعي الأفكار السوداوية تستولي عليها |
| Yukarı katta oyalanan bazı karanlık duygulardan kurtulmamı sağlıyorlar. | Open Subtitles | بعض من المشاعر السوداوية كانت تضايقني في رأسي |
| "Her şey karanlık, kederli, ölü" Poe mu? | Open Subtitles | تقصد القصة السوداوية حيث الجميع ميتون أو يموتون ؟ |
| Bunu ben de istemiyorum aynı benim karanlık zamanlarımın olmasını istemediğim gibi ama öyle. | Open Subtitles | انا لا أريده أن يكون أيضا كما انني لا اريد لأموري السوداوية ان تكون جزءا مني لكنها كذلك |
| Ormanda hareket eden karanlık gölgeler gördüm. | Open Subtitles | لقد شاهدت الظلال السوداوية وهي تتنقل في الغابة |
| Ben de o karanlık yollarda yürüdüm. | Open Subtitles | لقد مشيت في تلك الطرق السوداوية مشيت فيها جميعها |
| Kafamda bir sürü karanlık düşünce dolaştı. | Open Subtitles | الكثير من الأفكار السوداوية تسيطر علي |
| Çok karanlık işler hoşuma gidiyor. | Open Subtitles | أنا أميل للأمور السوداوية |