| Büzülmüş dudaklar ve şişirilmiş yanaklar bir şeye boyun eğdiğini gösteriyor. | Open Subtitles | ميل الشفتين و انتفاخة الخدود، يشيرا إلى الأستقالة. |
| İç dudaklar ve dişetlerindeki yaralar da bunu gösteriyor. | Open Subtitles | وكذلك يأكد هذا التمزقات على الشفتين الداخلية و اللثة. |
| Örneğin, eylem birimi 12, bir Hollywood kapalı gişesi değil, aslında gülüşün ana unsuru olan dudak kenarının yukarı doğru çekilmesi. | TED | فمثلا الحركة 12، ليست بفيلم هوليوودي ضخم، في الواقع هي شد الشفتين لرسم البسمة. |
| Patlak dudak giderken öfkesi burnundaydı. | Open Subtitles | الرجل ذو الشفتين المنتفختين ذهب وهو غاضب |
| Benim öpmem gereken dudakları 19 yaşındaki birinin öpmesini istemiyorum,tamam mı? | Open Subtitles | لا أريد صبياً يقبّل الشفتين التي يُفترض أن أقبّلها، مفهوم؟ |
| Tanrı bu dudakları sadece ruj sürülsün diye yaratmadı. | Open Subtitles | الرب لم يخلق هاتين الشفتين من أجل طلاء الشفاه فقط. |
| Ve evrensel işaret sadece dudakların kenarının elmacıklara doğru yükselmesi değildir. | TED | الإشارة العالمية ليست مجرد رفع زاوية الشفتين في العضلة الوجنية الرئيسية. |
| Evet, şey... İki dudaktan da. | Open Subtitles | أوه حسنا أستخدم كلتا الشفتين |
| Bir de o dudaklara tekrar can verebilir misin? | Open Subtitles | وهل بإمكانك إحياء هذه الشفتين مرة أخرى يا أخى؟ |
| Bu kırmızı dudaklardan bal emmek isterdim. | Open Subtitles | أتوق أن أرتشف العسل من هذه الشفتين الحمراوين. |
| Kaşlar çatılmış, dudaklar büzüşmüş, eli kalçasında. | Open Subtitles | ترى تجعد الحواجب ذاك، وعقد الشفتين واليد على الخصر، ذلك ما أحب تسميته |
| dudaklar değil, burun değil... hiçbir şey. | Open Subtitles | لا الشفتين ولا الأنف ولا أي شيء آخر |
| - dudaklar. Evet, o dudaklar. | Open Subtitles | تلك الشفتين، أجل، تلك الشفتين. |
| O dudaklar, yastığımdaki gibi naneli çikolata kokuyor mu bilmek istiyorum. | Open Subtitles | - أريد أن أعرف لو كان طعم تلك الشفتين .كنعناع الشوكولاته الذي تتركينه على وسادتي |
| Bu kadında gördüğümüz şey, dudak köşelerinde orta yoğunlukta bir kas hareketi. | Open Subtitles | ما نراه في هذه المرأة هنا نوع من انقباض العضلة متوسط الشدة يرفع زاويتي الشفتين لأعلى |
| Annemi görmek istiyorum. Üç, dudak ve dil çevresinde yaralar. | Open Subtitles | أريد رؤية أمي - ثلاثة ندوب حول الشفتين واللسان - |
| Ve şekilleri dudak gibidir, bu yüzden yazıtların üstündeki ibare, ölen kişinin adına konuşuyor gibi görünmektedir. | Open Subtitles | وشكلها شابهه الشفتين لذا في الغالب طالما كان وجود هذا النقش على اللوح يعني بأنه يتحدث بالنيابه عن الميت نفسه |
| "dudakları büzülür, dile rüzgar girer, dişler kenarda." | Open Subtitles | "زم الشفتين مع النفخ بتحريك اللسان ودفع الأسنان" |
| Yani Hill Katili tarafından kaçırıldı demek istiyorsunuz. Söylentiye göre Kelly Landis bulunduğunda dudakları yokmuş. | Open Subtitles | الشائعــات تقول أنه عثر على [ كيلي لانديز ] مبثورة الشفتين |
| - Bir dudakları var ki! Tanrım! | Open Subtitles | اوه , انها لديها هذه الشفتين , ياإلهي |
| Etkisini hemen gösterir. Dilin ve dudakların uyuşur ve ayak parmakların yanmaya başlar. | Open Subtitles | لمدة 24 ساعة تبدأ فى عدم الشعور باللسان و الشفتين |
| "Öyleyse bu dudaklara alırım bir öpücük." | Open Subtitles | "اذا سوف اقبل هاتين الشفتين" |
| Böylesi kusursuz dudaklardan çıkan bir ricayı kim reddedebilir ki? | Open Subtitles | من يمكنه أن يرفض طلباً من فتاة تمتلك مثل هاتين الشفتين الجميلتين ؟ |
| Ve yanağa gelmesi gerektiği halde kazara dudağa gelen bir hoşça kal öpücüğü değildi? | Open Subtitles | و انتِ متأكدة أنها لم تكن قبلة وداع من المفترض أن تكون على الخد... لكنّها انتهت على الشفتين بالخطأ؟ |