| Akademiye katılmadan önce çaldığım son şey. | Open Subtitles | هذا الشيءُ الأخيرُ الذي سَرقتُ قبل الإِنْضِمام إلى الأكاديميةَ. |
| Akademiye katılmadan önce çaldığım son şey. | Open Subtitles | هذا الشيءُ الأخيرُ الذي سَرقتُ قبل الإِنْضِمام إلى الأكاديميةَ. |
| Ayrıldıktan sonra istediğim son şey onu görmekti ben de eşyalarımı orada bıraktım. | Open Subtitles | لأنني لَمْ أُردْ لرُؤيته. بعد التقسيمِ، ذلك... ذلك الشيءُ الأخيرُ بأنّني أردتُ، لذا... |
| Tekrar görüşeceğiz, Morgan! Yapacağım en son şey olsa bile! | Open Subtitles | "سوف اعود ، يا "مورجان إذا كان الشيءُ الأخيرُ الذى أعْمَلُه |
| Bu şu an beklediğim son şey. | Open Subtitles | هو الشيءُ الأخيرُ تَوقّعتُ الآن. |
| Senin gibi kendini beğenmiş, ikiyüzlü bir pislik için orada dikilmek dünyada yapmayı isteyeceğim en son şey. | Open Subtitles | دِفَاع عن مُتسكّع نفاقي متكبّر مثل نفسك الشيءُ الأخيرُ في w |
| Geçirdiğiniz bunca şeyden sonra burun estetiği isteyebileceğiniz son şey bence. | Open Subtitles | بعد كُلّ شيءِ أنت خلال، أنا أَقُولُ rinoplsty الشيءُ الأخيرُ تَحتاجُ. ماذا عن شفاهي؟ |
| Bu hatırladığım son şey. | Open Subtitles | وذلك الشيءُ الأخيرُ أَتذكّرُ. |