| Belki başka bir zaman. Ya da yola ara verip yarın Benimle yemek yiyin. | Open Subtitles | وقت أخر, أو من الممكن ان تُنهي رحلتك وتتناول العشاء معي غداً |
| Yoksa Bay Oswald'ın da mı Benimle yemek yediğini iddia edeceksiniz? | Open Subtitles | أن تشير إلى السيد أوزوالد تناول العشاء معي أيضاً ؟ |
| Bu benim ilk gecem, benimle akşam yemeği yer misin? | Open Subtitles | هذه ليلتي الأولى بالبلدة وكنت آمل أن تتناول العشاء معي |
| bu akşam benimle akşam yemeği yersin. Konuşmam gereken bazı şeyler var. | Open Subtitles | ستراب، ستتناول العشاء معي الليلة لدي ما أبحثه معك |
| Yarın akşam benimle yemeğe çıkmayı kabul edeceksin. | Open Subtitles | أن توافقي على تناول العشاء معي ليلة الغد |
| - Yarın birlikte yemek yeme şansımız var mı? | Open Subtitles | هل هنالك أية فرصة بأن تتناولي العشاء معي غداً؟ |
| Benimle akşam yemeğine gel, evlat, büyük evde. | Open Subtitles | تعال الى العشاء معي يابني في المنزل الكبير |
| Benimle yemek yiyeceksin, sonra şoförüm seni havaalanına 22.00'da kalkan Boston uçağına götürecek. | Open Subtitles | ستتناول طهام العشاء معي ومن ثمّ سيوصلك سائقي للمطار في الرحلة الذاهبة لبوسطن المغادرة في الساعة العاشرة |
| Helen, bu gece Benimle yemek istemediğinden emin misin? | Open Subtitles | هيلين ، هل أنت متأكدة أنك لا تريدين ؟ تناول العشاء معي هذه الليلة |
| Efendisinden ödünç alınmış yerde Benimle yemek yiyeceğini sanıyor. | Open Subtitles | تعتقد بأنها ستتناول العشاء معي في مكان سيدها المستعار |
| Cuma akşamı Benimle yemek yer misin? | Open Subtitles | هل تريدين الذهاب لتناول العشاء معي مساء الجمعه؟ |
| Akşam yemeğini Benimle yemek ister misin? Hayır. | Open Subtitles | حسنًا ، أتودّين تناول العشاء معي الليلة ؟ |
| Benimle yemek yemelerini önermenin kötü bir yanı yok. | Open Subtitles | ليس هناك ضدّ إخبارهم بأن يتناولوا العشاء معي |
| Lana, taşınmayla falan meşgulsün biliyorum ama bu gece benimle akşam yemeği yer misin diye merak ediyordum? | Open Subtitles | لانا أعلم انك مشغولة بموضوع الذهاب و كل شئ و لكنني كنت أتسائل إذا كان يمكنك تناول العشاء معي الليلة؟ |
| Çünkü şunu söyleyeyim, benimle akşam yemeği yemeyi kabul edene dek buradan kalkmam. | Open Subtitles | لذلك علي ان اخبرك انني لن اغادر هذا الكرسي حتى توافقي على تناول العشاء معي |
| Peki şu potaya smaç basmayı başarabilirsem cuma gecesi evimde benimle akşam yemeği yemeye razı olur musun? | Open Subtitles | ماذاإنغمستتلك الكرةفيالسلة .. ستتناولين العشاء معي حينها في منزلي ليلة الجمعة , ما رأيك؟ |
| Dinle, haddimi aşmak istemem ama... benimle yemeğe çıkar mısın? | Open Subtitles | اسمعي لا أريد أن أكون مندفعاً و لكن هل تودين أن تتناولي العشاء معي في وقت ما ؟ |
| Pekala, herneyse, sanırım birbirimizden hoşlandık, bu yüzden, benimle yemeğe çıkmak isteyip istemeyeceğini sormak istedim. | Open Subtitles | على أيّة حال، ظننت أننا حظينا بوقت رائع، لذا، كنت أتسائل إن كان بإمكاني دعوتكِ لتناول العشاء معي |
| Düşündüm de acaba bu akşam benimle yemeğe çıkar mısın? | Open Subtitles | . لقد كُنتُ أتساءل ما إذا كُنتِ راغبة في الخروج لتناول العشاء معي هذه العشية. |
| Bu gece birlikte yemek yiyelim mi? | Open Subtitles | هل تتناولين العشاء معي هذا المساء |
| Bu gece birlikte yemek yiyelim mi? Mecbur değilsin. | Open Subtitles | هلا تناولت العشاء معي الليلة؟ |
| Benimle akşam yemeğine çıkmak istiyor. Sana yeni bir proje bulmak için. | Open Subtitles | يريد العشاء معي الليلة لمناقشة مشاريعك الجديدة |
| yemeğe çıkalım dedim ama meşgul olduğunu söyledi. | Open Subtitles | طلبت منها تتناول العشاء معي لكنها قالت أنها مشغولة. |