| Biliyorsun, isterdim, Ama işe dönmem lazım. | Open Subtitles | تعلم بأني أريد مساعدتك ولكن علي العودة إلى العمل |
| İşe dönmem lazım. | Open Subtitles | حسنا ً, يتوجب علي العودة إلى العمل على أية حال |
| Acele etmemiz lazım. İşe geri dönmem gerek. | Open Subtitles | حسناً، لكن أسرع لأنه عليّ العودة إلى العمل. |
| Bebeğim bir aylık olmadan işe geri dönmek zorunda kaldım ve haftada 60 saat çalıştım. | TED | اضطررت إلى العودة إلى العمل قبل أن يبلغ طفلي شهرا، لأعمل 60 ساعة في الأسبوع. |
| İşe geri dönmeyi düşünüyorsan eğer. | Open Subtitles | إذا قررت من أي وقت مضى كنت ترغب في العودة إلى العمل. |
| Neyse, ben işe dönsem iyi olacak. | Open Subtitles | حسناً يبدو أن علي العودة إلى العمل |
| Sürpriz burada bitti. İşe dönmem gerek. | Open Subtitles | حسناً,انتهت المفاجأة علىّ العودة إلى العمل |
| İşe dönmem gerekiyor, akşam yemeğine kalırsan onunla ikimiz konuşuruz. | Open Subtitles | علي العودة إلى العمل ولكن إبق لتناول العشاء وسنتحدث معه سوياً الليلة موافقة؟ |
| İşe dönmem gerek. Çıkarken kapıyı kilitle. | Open Subtitles | علي العودة إلى العمل أقفلي الباب عندما تغادرين |
| O zaman işe dönmem gerektiğini biliyorsundur. | Open Subtitles | جيّد. إذًا، تعرفين أن عليّ العودة إلى العمل. |
| Yiyemem.Bir saat bekledim, işe geri dönmem lazım. | Open Subtitles | لا أستطيع. كان لي ساعة، أنا فلدي العودة إلى العمل. |
| Ama korkarım ki İşe geri dönmem lazım. | Open Subtitles | لكنِّي أخشى بأنّه عليّ العودة إلى العمل |
| Hay aksi! İşe geri dönmem lazım. Duncan fırça atacak yoksa. | Open Subtitles | علي العودة إلى العمل سيخصم "دنكن" مني |
| Artı, işten bir süre ayrı kaldığımız için işe geri dönmek için enerji ve heyecanımız var. | TED | بالإضافة أننا نملك النشاط والحماس حول العودة إلى العمل لأننا تحديدًا كنا بعيدين عنه لفترة من الوقت. |
| O artık iyileşti ve işe geri dönmek istiyor. | Open Subtitles | إنها الآن بخير تماما، وتريد العودة إلى العمل |
| Richard avdan sonraki gün işe geri dönmek istiyor. | Open Subtitles | ريتشارد يود العودة إلى العمل في اليوم الذي يلي الصيد |
| İşe geri dönmeyi ben istemedim. | Open Subtitles | لم أرد العودة إلى العمل! |
| Neyse... İşe dönsem iyi olacak. | Open Subtitles | أظن أنه يجب علي العودة إلى العمل. |
| - İşine dön. - Tamamdır. | Open Subtitles | - الحصول على العودة إلى العمل. |
| Kariyere ara verdikten sonra işe dönmek, işverenler ile işe yeniden dönenler arasındaki kopma sebebiyle zordur. | TED | العودة إلى العمل بعد الإنقطاع المهني صعبة بسبب قطع الإتصال بين أصحاب العمل و مستأنفي العمل من جديد |
| Ve Amerika gibi ücretli doğum izni hakkı tanımayan ülkelerde işe dönmesi gereken anneler, doğum yaptıktan birkaç gün gibi kısa bir sürede işe dönmeleri gerekiyor. | TED | أما بالنسبة للأمهات الملزمات بالعودة إلى العمل، لأن دولًا مثل الولايات المتحدة لا توفر إجازة أمومة مدفوعة الأجر، يترتب عليهن العودة إلى العمل خلال أيام قليلة بعد الولادة. |
| Başım dertte değilse işime dönmem gerek. | Open Subtitles | إذن، إن لم أكن في مشكلة ما، فعليّ العودة إلى العمل |
| - Eğer hasta değilseniz işinizin başına dönün. Hastaysanız revire gidin. | Open Subtitles | العودة إلى العمل إذا كنت بصحة جيدة وللمشفى إذا كنت مريضاً. |
| Ama tekrar işe dönmeyi düşünüyorum. | Open Subtitles | لكنني أفكر في العودة إلى العمل |