| Tatlım bir gün ölürsem, ...Bensiz yaşayabilir misin? | Open Subtitles | عزيزي إذا مت يوم ما هل تستطيع العيش بدوني |
| Dün geceden sonra fark ettim ki o Bensiz yaşayabilir. | Open Subtitles | بعدما حدث البارحة، أدركت أنه يمكنها العيش بدوني. |
| "Benimle yatağa gel, sen bensiz yaşayamazsın." | Open Subtitles | أنْ تذهب إلى الفراش معي، لا يُمكنك العيش بدوني". |
| Bensiz yaşama düşüncesi çok kötü olmalı. | Open Subtitles | احتمال الاضطرار إلى العيش بدوني يجب أن تكون مرعبة |
| Ve şimdi birdenbire bensiz yaşayamıyorsun öyle mi? | Open Subtitles | أما الآن و بشكل مفاجئ لا تستطعين العيش بدوني |
| - Bensiz yaşayamayacağını söylemiştin. - Oğlumuz nerede? | Open Subtitles | إعتقدت أنك قلت أنه لا يمكنك العيش بدوني |
| "Benimle yatağa gel, sen bensiz yaşayamazsın." | Open Subtitles | أنْ تذهب إلى الفراش معي، لا يُمكنك العيش بدوني". |
| Sen bensiz yaşayamazsın! | Open Subtitles | لاتستطيع العيش بدوني |
| bensiz yaşayamazsın. | Open Subtitles | كنت لا تستطيع العيش بدوني. |
| Bensiz yaşama olasıIığı... dehşet verici olmalı. | Open Subtitles | احتمال الاضطرار إلى العيش بدوني يجب أن تكون مرعبة |
| Yüce İsa, bensiz yaşayamıyorsun. | Open Subtitles | ولايمكنكِ العيش بدوني |
| - Bensiz yaşayamayacağını söylemiştin. | Open Subtitles | إعتقدت أنك قلت أنه لا يمكنك العيش بدوني |