| Dar pantolonlu yabancı çocuk hani şu çok parfüm sıkan. | Open Subtitles | الفتى الأجنبي صاحب الملابس الضيقة الذي يبالغ قليلا في وضع العطر |
| yabancı çocuk yerden bir şey alıp yedi. | Open Subtitles | الفتى الأجنبي أكل شيئا من الأرض |
| Tabii ya. Her zaman, kaşığı olan yabancı çocuk. | Open Subtitles | طبعا إنه دائما الفتى الأجنبي بالملعقة |
| Eric, annen sana yabancı çocuk hakkında bir soru sordu. | Open Subtitles | إريك) أمك سألتك سؤالا) حول الفتى الأجنبي |
| yabancı çocuk olmasın. | Open Subtitles | ليس الفتى الأجنبي |
| Ah tabii ya. Her zamanki gibi yabancı çocuk. | Open Subtitles | طبعا إنه دائما الفتى الأجنبي |