| Üç kardeşinizi vuran keskin nişancılar, bir binadan öbür binaya geçiyorlar. | Open Subtitles | القناصة الذين قتلوا ثلاثة من اخوتكم يتنقلون من مبنى إلى مبنى |
| Tüm çıkışlar tutuldu, keskin nişancılar caddenin karşısında ofisi gözetliyorlar, | Open Subtitles | سددنا كل المخارج القناصة على كل سطح للمبان عبر الشارع |
| Tunus devirim sırasında, bildiğiniz üzere rejim yanlısı keskin nişancılar, sokaklardaki silahsız öğrencileri vuruyordu. | TED | أنتم تعلمون ، أنه أثناء الثورة التونسية, القناصة المتعاونون مع النظام كانوا يقتلون طلاب غير مسلحين في الشارع. |
| Bir keskin nişancı ateş etti diye şehri havaya uçuruyor. | Open Subtitles | بطلقة واحدة من أحد القناصة و هذا كل شئ ، اٍنه يفجر المدينة |
| Don'un Quantico'dan getirdiği bir keskin nişancı eğitmeni... benim ateş etmeyi tecrübe etmem gerektiğini düşünüyor. | Open Subtitles | انه مدرب القناصة التي جلبت من ارتداء في كوانتيكو يعتقد أنني يجب أن يكون من بنادق الصيد حسنا , لماذا ليست لك؟ |
| Yüzlerce silahlı Ermeni adam vardı, iyi silahlanmışlar.Keskin Nişancıları da vardı. | Open Subtitles | وكان هناك مئات من المسلحين الأرمن، مسلحين جيدا، مع القناصة وضعه. |
| Adamlarım keskin nişancının açık hedefi olurlar. | Open Subtitles | سيصبح رجالي عرضة لنيران القناصة. |
| Hükümete bağlı keskin nişancılar, Institutskaya sokağındaki protestocu ve sivillerin üzerine ateş etmeye başladılar. | TED | بدأ القناصة الموالون للحكومة ضرب النار على المدنيين والمتظاهرين على شارع إنستتيسكا. |
| Üç dakika içinde keskin nişancılar yerlerini alacaktı. | Open Subtitles | كان القناصة سيصوبون على الهدف في خلال ثلاث دقائق أخرى |
| keskin nişancılar direklere Bay Howard. | Open Subtitles | القناصة المهرة اجعلهم فى المقدمة يا مستر هوارد |
| keskin nişancılar direklere Bay Howard. | Open Subtitles | القناصة المهرة اجعلهم فى المقدمة يا مستر هوارد |
| Sivillerin konumları belirlenip keskin nişancılar yerlerini alsın. | Open Subtitles | حدد موقع المدنيين وإجعل القناصة على أهبة الاستعداد |
| - Diğer keskin nişancılar yerinde mi? - İkisi yerinde, fakat dükkanı göremiyorlar. | Open Subtitles | القناصة الاخرون فى الموضع اثنين أخرين لكن ليس معهم بنادق |
| Sana göre, nişancı veya nişancılar pek öyle, ahım şahım yetenekli değiller. | Open Subtitles | وفقا للكم , وكان لدينا القناصة القناصة أظهرت عدم وجود استثنائي مبلغ من المهارة |
| İki keskin nişancı pozisyon aldı, Sierra Bir ve Dört. | Open Subtitles | لدينا اثنين من القناصة هناك سيرا واحدة أربعة |
| Keskin nişancı takımı geldi. Hepsi yerlerinde. | Open Subtitles | فرق القناصة أكدت موقعها، جميعهم في أماكنهم. |
| Kuzey ve güney teraslara keskin nişancı çıksın. | Open Subtitles | القناصة على اسطح المنازل في الشمال والجنوب |
| Okula giderken keskin Nişancıları atlatmak zorundaydı. | TED | وفي طريقه إلى المدرسة، يراوغ هذا الصبي القناصة. |
| Başaracak. - Hala keskin nişancının menzilinde. | Open Subtitles | عليه أن يتفادى القناصة |
| Son dakikada çıkan keskin nişancılık kursunda bana bir eş lazımdı,.. | Open Subtitles | لاني احتجت لزميل في آخر لحظة في دروس القناصة |
| Polis, tüm alanı SWAT ve keskin nişancılarla çevirmiş durumda. | Open Subtitles | الشرطة تحيط بالمنطقة بأكملها و هى محاطة بفرق سوات و القناصة |
| AQL tetikçilerinden birinin Olimpiyatlarda olduğunu söylemiştin değil mi? | Open Subtitles | قلت القناصة عقل أبدا متابعة دورة الالعاب الاولمبية؟ |
| Kuledeki keskin nişancıların devre kesiciye bakmadığı 15 saniyelik bir zamanımız var. | Open Subtitles | هناك فرصة 15 ثانية لا يراقب فيها القناصة على البرج الدائرة الكهربية |