| Eski bir denizci üssü keskin nişancılık eğitimini burada aldım | Open Subtitles | إنها قاعدة قديمة لسلاح البحرية تدربت على القنص هنا |
| Saklanma yerleri ve keskin nişancı noktaları hakkında bilgisi olduğunu söylemiş. | Open Subtitles | وقال انه حصل على معلومات حول أماكن الاختباء ونقاط القنص . |
| İngilizce eğitimi aldım. Ne... Pusu kurmak falan için fazla mı küçüktün? | Open Subtitles | لقد درست الانكليزية اتخذت من القنص كهواية؟ |
| Adamlarım atış poligonunda fotoğrafınızı ister. | Open Subtitles | سوف يرغب رجالي في صوره لك في منزل التدريب على القنص |
| Ayrıca ön kolunda suikast sırasında kullandığı mermilerle tutarlı barut tortuları da var. | Open Subtitles | هناك أيضاً على عضد الذراع والذي يتوافق مع الرصاصة المستعملة في هجوم القنص |
| Seni ciddi bir yerinden vuracak kadar iyi nişan alamadığımı biliyordum. | Open Subtitles | علمت أن مهـارتي في القنص لم تكن جيدة كفـاية لإصـابتك في مَقتـل |
| Dürbünlü tüfek çalıyorum. | Open Subtitles | اريد ان اسرق بندقية القنص |
| Eğer onlara direkt ateş açmak yerine keskin nişancılar kullansaydık hepsini kolayca indirirdik. | Open Subtitles | .... اذا استخدمنا بنادق القنص بدلا من الهجوم مباشرة كنا سنقتلهم بكل سهولة |
| "keskin nişancının varlığının kavranışı düşman askerlerine korku aşılar." | Open Subtitles | اعمال القنص تزرع الخوف في الجنود في قوات العدو |
| keskin nişancılık eğitimi yok ama ordudayken nişancılıkla ilgili vasıflar kazanmış. | Open Subtitles | ومع ذلكـ, فإنَّه لم يحظى بأي تدريب على القنص فقد حازَ على مؤهلٍ في إصابةِ الأهداف عندما كانَ في الجيش |
| Tamamen bir keskin nişancı bakış açısıyla, bu iki yer, yüksek ihtimal taşıyor. | Open Subtitles | من وجهة نظر محض القنص , أحب هذه 2 |
| Bizleri koruyan keskin nişancılardı. | Open Subtitles | القنص هي الطريقة التي نحمي بها أنفسنا |
| Kuş yuvası, keskin nişancıların çan kulesine verdikleri isimdir. | Open Subtitles | "عشّ الطير" هو اسم يطلقه القناص على برج القنص |
| Ama ikimiz de aldatıldığımıza göre belki de bu Pusu ateşini kesmek için bir fırsat olabilir. | Open Subtitles | ولكن بما أننا قد خدعنا على حد سواء ربما يمكن أن يكون هذا الانفراج على القنص |
| Pusu yeri yüzünden miydi yoksa benim yüzümden mi? | Open Subtitles | هل كان هذا بسبب موقع القنص أم بسببي؟ |
| atış poligonunun telefonu var mı? | Open Subtitles | هل لديك الرقم الخاص بمجموعة القنص تلك؟ |
| Şuradaki atış poligonuna bakacağız. | Open Subtitles | كنـا ذاهبين لنرى مكـان القنص هنـاك |
| İki suikast de bu alandaki en yüksek noktalarda gerçekleşti. | Open Subtitles | كلا، جريمتيّ القنص تمّتا، من مكان مُرتفع في نطاق مسرح الحدث. |
| İki suikast de bu alandaki en yüksek noktalarda gerçekleşti. | Open Subtitles | كلا، جريمتيّ القنص تمّتا، من مكان مُرتفع في نطاق مسرح الحدث. |
| 10 derece havada parkurda koşmamızı veya ayazda keskin nişan alıştırması yapmamızı nasıl bekliyorlar bilmiyorum. | Open Subtitles | لا أعرف كيف يتوقعون منّا أن نركض طريق (الحجارة الصفراء) درجة حرارته 10 مئوية أو نتدرب على ممارسة القنص في السقيع |
| Dürbünlü tüfek. | Open Subtitles | -بندقية القنص |