| Birinin dolabına bakarak o kişi hakkında çok şey öğrenebilirsin. | Open Subtitles | أتعلمين، يمكن تعلم الكثير حول شخص ما بالنظر داخل خزانتهم. |
| Joanne bana kadınların orgazmı hakkında çok şey öğretti. | Open Subtitles | تَعْرفُ، جوان علّمتْني الكثير حول هزاتِ جماع السيدةِ. |
| Aslan sahibi olmak hakkında çok şey öğrendim diyelim. | Open Subtitles | دعنا فقط نقول بأنّني تعلّمت الكثير حول إمتلاك الأسد. |
| Neyse ki Hindistan'dan ve Transvaal'dan dönen askerler sayesinde... rekonstrüktif ameliyat teknikleriyle ilgili çok şey öğrenmiştik. | Open Subtitles | لحسن الحظ، تعلمنا الكثير حول تقنيات الجراحية الترميمية من الجنود العائدة من الهند والترانسفال |
| Birinci aşama hakkında bayağı düşündüm... alkol karşısında güçsüz olduğumu... ve hayatımın kontrolden çıktığını kabullendim. | Open Subtitles | كنت أفكر الكثير حول الخطوة الأولى التي إعتقدتها أنا كنت ضعيف بسبب الكحول وحياتي كانت قد أصبحت صعبة |
| Evlilik hakkında pek bir şey bilmem ama o kadar da kötü bir şeymiş gibi gelmiyor bana. | Open Subtitles | حسناً , لا أعرف الكثير حول الزواج لكن لا يبدو سيئاً تماماً لي |
| Amerikalı bir yürüyüşçü olarak. Bu ülke hakkında çok şey biliyorsun. | Open Subtitles | ولكن كونكِ متنزّهة أمريكيّة، فأنتِ تعرفين الكثير حول هذا البلد |
| Bu uzak sistemler hakkında çok şey bilsek de, insanoğlunun günün birinde onlara ulaşacağı tartışılabilir. | Open Subtitles | حتى لو كنا نعرف الكثير حول هذه الأنظمة البعيدة، من المشكوك فيه وصول البشرية لها |
| Kendi geleceğin hakkında çok şey bilmek tehlikelidir. | Open Subtitles | لأنه من الخطر أن تعرف الكثير حول مستقبلك. |
| IW: Sabır hakkında da çok şey öğrendik, MW: hayal kırıklıklarıyla baş etmeyi, IW: liderliği, MW: takım çalışmasını, IW: dostluğu, MW: Balililer ve kültürleri hakkında çok şey öğrendik IW: ve bağlılığın önemini öğrendik. | TED | ولكننا أيضاً تعلمنا الكثير عن الصبر، وعن كيفية التعامل مع الإحباط، وعن القيادة، وعن العمل بروح الفريق، وعن الصداقة، تعلمنا الكثير حول سكان جزيرة بالي وثقافتهم وتعلمنا أيضا عن أهمية الالتزام. |
| Dedektif hikayeleri hakkında çok şey biliyorsunuz Müfettiş! | Open Subtitles | لَكننا فعالون إلى حد معقول أمام كل ذلك , يا سيدى يبدو أنك تعرف الكثير حول القصص البوليسية ! أيها المفتش |
| Birbirimiz hakkında çok şey öğrendik. | Open Subtitles | تعلّمنا الكثير حول بعضهم البعض |
| Yaşadığı yere bakarak o insan hakkında çok şey söyleyebilirsin. | Open Subtitles | يمكن معرفة الكثير حول شخص ما من شقّته |
| Sadece 20 dakika oldu ama "The Real World/ Road Rules Challenge" hakkında çok şey öğrendim. | Open Subtitles | وأنتِ تعلمين ، أنه مر 20 دقيقة فحسب ، ولكنني تعلمت الكثير "حول العالم الحقيقي / تحدي قواعد الطريق" |
| Anladık McGee, sırt roketleri hakkında çok şey biliyorsun. | Open Subtitles | "فهمت ذلك، أنت تعرف الكثير حول الـ"جيت باك |
| Az önce Examiner'da çalışan bir muhabir ile konuştum. Crane Creek'teki durumla ile ilgili çok şey biliyordu. | Open Subtitles | لقد تحدّثت للتو مع مراسل من جريدة "إكزامينر" ويبدو أنّه يعرف الكثير حول الوضع "كران كرين" |
| Toprakla ilgili çok şey biliyordur herhalde. | Open Subtitles | عليك ان تعرف الكثير حول التربة |
| Yıllar içinde gezginlikle ilgili çok şey öğrendim. | Open Subtitles | لقد تعلمت الكثير حول السفر خلال السنوات |
| Birinci aşama hakkında bayağı düşündüm... alkol karşısında güçsüz olduğumu... ve hayatımın kontrolden çıktığını kabullendim. | Open Subtitles | كنت أفكر الكثير حول الخطوة الأولى التي إعتقدتها أنا كنت ضعيف بسبب الكحول وحياتي كانت قد أصبحت صعبة |
| Bak ilişkiler hakkında pek bir şey bilmem. | Open Subtitles | اسمعي لا أعرف الكثير حول العلاقات |
| Senkronize hipnoz hakkında henüz çok şey bilmiyoruz. | Open Subtitles | نحن لم نعرف الكثير حول التنويم المغناطيسى المتزامن حتى الان |