| Aslında değil! Bir izci kampında rehberdim. | Open Subtitles | ليس حقيقيا كنت مستشارا فى معسكر فتيان الكشافه |
| İzci kampındaki gibi. | Open Subtitles | ـ من الصعب تخيلك في الكشافه ـ تابع الخفق |
| İzci kampındaki gibi. | Open Subtitles | بأضافة الدهن يطفو الشحم علي السطح كأولاد الكشافه |
| Her yıl halk eğitiminin bir parçası olarak Fairview'da en fazla dergi aboneliği satan izciler için bisiklet ödüllü bir yarışma düzenlenir. | Open Subtitles | ..في كل سنه ، وكجزء من المساهمه اللجنه المسؤوله عن الكشافه يهدون دراجةً جديده لأكثر شخص يبيع إشتراكات المجلات |
| Kız izcilere neden kamp yapmayı ve kurabiye satmayı öğretiyorlar anlamıyorum. | Open Subtitles | أتسائل لماذا يعلموا بنات الكشافه اشياء مثل التخييم وبيع البسكويت |
| Aslına bakarsan izcilik yaptığım yıllar hayatımın en iyi dönemiydi. | Open Subtitles | فالحقيقة، أتعلمين سنوات الكشافه كانت من أفضل الذكريات في حياتي |
| Provalarını izleyemiyor, yavrukurt olduğunu göremiyor. | Open Subtitles | أو مشاهدته في مسرحية المدرسة أو توصيله لفريق الكشافه |
| Seni bir izci olarak düşünemiyorum. Karıştırmaya devam et. Don yağı sertleşince gliserin tabakasını sıyırırız. | Open Subtitles | ـ من الصعب تخيلك في الكشافه ـ تابع الخفق |
| Kızım bir izci ve bunları ulaştırmaya çalışıyorduk, ama onu bir türlü yakalayamıyoruz, işte alın, çok lezzetliler. | Open Subtitles | ابنتى من بنات الكشافه كنا نحاول توصيل ذلك للسيد جيف لكننا غالبا لا نجده على كل حال، كعك لزيز |
| Ancak bir kız izci grubunu püskürtmeye yeter bu cephane. | Open Subtitles | زخيره تصلح لإيقاف مجموعه من فتيات الكشافه |
| Ne kasırgalar, ne komünistler, ne federaller, ne izci kızlar. | Open Subtitles | الأعاصير الشيوعيين الحكومة الفدراليه فتيات الكشافه |
| Ölmek üzere olan insanları sahneye çıkarıp onları ayırınca izci gibi mi görüneceğini sanıyorsun? | Open Subtitles | اذا تعتقد انك تشبه فتى الكشافه ؟ عبر وضع الاموات على المنصه و تمزيقهم الى اشلاء ؟ |
| Bir daha asla bir kız izci grubuna liderlik edemeyecek ve asla aç bir çocuğa bakamayacaksın. | Open Subtitles | لن تكوني قادره أبداً على قياده مجموعه فتيات الكشافه أو رعاية طفله جائعه |
| Burası kız İzci Okulu değil, casusluk okulu! | Open Subtitles | هذا ليس معسكر فتيات الكشافه هذه جاسوسية |
| Dinle, izci kız, onlar sadece aptal hayvanlar. | Open Subtitles | اسمعى يا فتاة الكشافه تلك حيوانات غبيه |
| Dinle, izci kız, onlar sadece aptal hayvanlar. | Open Subtitles | اسمعى يا فتاة الكشافه تلك حيوانات غبيه |
| Olmuş bil. Sen... İzci velet. | Open Subtitles | انتهينا منه انت يا صبي الكشافه |
| Onu tanırsın, Bay İzci. | Open Subtitles | أنت تعرفه إنه السيد فتى الكشافه |
| Kız İzciler kurabiye,teröristler de uyuşturucu satar. | Open Subtitles | بنات الكشافه لديهم الحلوى والارهابيون لديهم المنشطات |
| Kurabiye yemek için izcilere katıldım. | Open Subtitles | طردت من الكشافه لاني اكلت الحلوي كان هذا شيئا جدا |
| Artık izcilik yok demek... | Open Subtitles | اذا لا مزيد من لهجات فتى الكشافه ؟ |
| Ben de o yıl yavrukurt olmuştum. | Open Subtitles | هذه السنه التي انهيت فيها رحلة الكشافه |