Septik fizyoloji gösterdiğinden adrenal ve tiroit işlerliği için kan tahlili yapalım. | Open Subtitles | و لأنه يظهر تعفناً فسيولوجي اسحبوا الدم لعمل الغدة الدرقية و الكظرية |
Gerçek üstü kâbuslar, adrenal sisteminin aşırı yüklenmesini sağlayıp onu yoğun bir savaş ya da kaç durumuna sokuyor. | Open Subtitles | كوابيس حية في اليقظة الأمر الذي دفع نظام الغدة الكظرية إلى مضاعفة عمله مما وضعها في حالة رعب قصوى |
Bu kalp ritmi, sindirim ve solunum gibi fonksyonların düzenlenmesine yardımcı olmak için böbreküstü bezleri ve iç organlarla iletişimdeki ağ. | TED | وهو شبكة ترتبط مع الغدد الكظرية والأعضاء الداخلية للمساعدة في تنظيم وظائف الجسم مثل سرعة القلب، والهضم، والتنفس، |
Akut böbreküstü bezi yetersizliği, geçici komaya yol açabilir. | Open Subtitles | عجز حاد في الغدة الكظرية ربما يسبب الغيبوبة المؤقتة |
adrenalin salgı bezleri, çok fazla adrenalin salgılamış, nedeni ise bir hastalık değil sonrasında da iflas etmişler. | Open Subtitles | الغدة الكظرية أفرزت الهرمون الكظري بشكل كبير و ليس ذلك بسبب مرض و لكن بسبب القدرة على الإحتمال |
Aynı yara deliği, aynı genişlemiş adrenalin bezesi ve aynı sıradışı davranışlar. | Open Subtitles | وبهما نفس الثقب الصغير ونفس الغدة الكظرية المتضخمة ونفس السلوك المتهور |
böbrek üstü bezlerini o kadar temiz çıkartmak yetenek gerektirir. | Open Subtitles | يريدون بعض المهارة لإزالة الغدد الكظرية بشكل واضح كما فعل |
Testisler, kemikler, karaciğer yetmezliği, hepsi adrenal bezlerindeki bir sorundan kaynaklanabilir. | Open Subtitles | الخصيتان، العظام قلة كفاءة الكبد قد يسبب كل هذا انهيار بغدده الكظرية |
Evet, adrenal bez bozuklukları olabilir, kan hastalıkları, anafilaksi olabilir. | Open Subtitles | نعم، قد يكون خللاً في الغدة الكظرية مشاكل دموية حساسية بروتينية |
CBC, trombosit, tiroid ve adrenal fonksiyon testleri. | Open Subtitles | صورة كاملة للدم مع الصفائح، فحص كيميائي و فحص لوظيفتي الغدة الكظرية و الدرقية |
adrenal bezlerde kanama oluyor. Önce beyin, sonra da ana organlar devre dışı kalıyor. | Open Subtitles | تنزف الغدد الكظرية ويموت الدماغ ثم الأعضاء الرئيسية في الجسم.. |
Biliyorsun, kahve içmeyi bıraktım çünkü adrenal bezlerim gerçekten harap oldu. | Open Subtitles | تعلمين ، لقد توقفت عن شرب القهوة لأن غددي الكظرية تالفة تماماً |
Kalp hızı yüksek, gözbebeği büyümesi sekiz milimetre, adrenal emülatör tam. | Open Subtitles | معدّل نبضات القلب ارتفع، بؤبؤ العين اتّسع ثمانية ميليمترات، محاكي الغدّة الكظرية في أقصى سعته. |
Teknik olarak sebep, böbreküstü bezlerindi. | Open Subtitles | حسناً، من الناحية الفنية، كانت غددك الكظرية تُفرز. |
Epifiz nörotoksini böbreküstü nörotoksinini nötralize eder. | Open Subtitles | هذا السم سيُبْطِلُ الغدة الكظرية لذلك السم |
böbreküstü bezlerindeki hasar, yetmezliğe sebep olur, bu da bayılmasını sağlar. | Open Subtitles | فتأذت غددها الكظرية مما سبب نقصا بالأدرينالين مما سبب الانهيار |
böbreküstü bezlerinin tepkisine bakarız. | Open Subtitles | ونرى أن كان غددها الكظرية ستستجيب وستسترق العملية نصف ساعة |
...onlar da vücudu adrenalin ile doldurur,.. | Open Subtitles | الغدة النخامية، والغدة الكظرية يغمرون النظام بالأدرينالين |
Tümör hipofiz bezinin hormon üretmesini ve adrenalin salgılamasını engelliyor. | Open Subtitles | فالورم يحجب الغدّة النخاميّة من إنتاج الهرمون الذي يُحفّز الغدّة الكظرية |
adrenalin ve epinefrin salgılarının melez bir sentezi. - Evet. | Open Subtitles | انها توليفة هجينة من ادرينالين الإفرازات الغدة الكظرية |
Bir keresinde, Hintli bir çocukla çıkıyordum, ve bir atın böbrek üstü bezlerini çiğnedim. | Open Subtitles | و احدى المرات واعدت رجلاً هندياً و مَضغتُ على غدّة الحصانِ الكظرية |
Bebeğe birden fazla vermek, böbrek üstü bezini baskılar. | Open Subtitles | اعطاء الجنين أكثر من جرعة سيقمع وظيفة الغدة الكظرية |
Burada ayaklar yukarıya bakıyor yani bu böbrek bu böbrek üstü bezi, bu ise tümör. | Open Subtitles | الأعلى بإتجاه الأقدام من هذه الكلية هي هذه لذا الورم وهذا ، الكظرية الغدة وهذه |