| Havalandırma borularını, elektrik geçiş tünelleri, zemin katları görmek istiyorum. | Open Subtitles | أريد أن اعرف مكان أنابيب الهواء الانفاق الكهربائيه الآجزاء السفلية |
| Proteus elektrik şokuyla kalbin durduğu noktada sağ kulakçık girişine ilerleyecek. | Open Subtitles | بروتس سيتابع للدخول الى الاذين الايمن عند اى نقطه سيتوقف القلب بالصدمه الكهربائيه |
| Bu, vanaları korur. elektrik şoku verildi diye oluştu sanırım. | Open Subtitles | هذا يعالج الصمام اعتقد انه حدث بسبب الصدمه الكهربائيه |
| Müzik setini direksiyondan ayarlama, elektrikli camlar, elektirikli tavan açıcısı. | Open Subtitles | تتحكم بالمسجل من المقود, والنوافذ الكهربائيه, والسقف الكهربائي الذي يفتح |
| Gerçek bir şey. Yani, elektriksel alanları bozabiliyor. | Open Subtitles | انها شىء حقيقى زمن الممكن ان تعطل الحقول الكهربائيه |
| Karatma demişken, elektrik faturasını ödediniz mi? | Open Subtitles | تتكلم عن رجال يدفعون الفاتوره الكهربائيه |
| ...büyük elektrik şoku veya yıldırım çarpması... | Open Subtitles | الي الصدمات الكهربائيه الرئيسيه او من بدايه نبضات االبرق |
| Bay Compagna devlet ile işbirliğine gitmeden önce psikityatrik... ve elektrik dalgaları tedavisi görüyor olduğunuz doğru değil midir? | Open Subtitles | مستر كامبانيا ,هل هذا صحيحا انك كنت تحت الرعاية النفسيه والجلسات الكهربائيه حتي قبل موافقتك علي التعاون من الحكومه ؟ |
| Uygulamalı elektrik Mühendisliği dersinin ilk gününde hepinize hoş geldiniz demek istiyorum. | Open Subtitles | صباح الخير، جميعاً اود أن ارحب بـكم جميعاً في اليوم الآول من الربع الآول للهندسه الكهربائيه التطبيقية |
| Diğer hayvanların kaslarından çıkan elektrik sinyallerini kolaylıkla yakalayabilirler. | Open Subtitles | انهم يلتقطون الحركات الكهربائيه الناتجه عن تحرك عضلات الحيوانات الاخرى |
| Kas hareketlerindeki elektrik sinyallerini algılıyorlar. | Open Subtitles | يلتقطون الاشارات الكهربائيه لحركه العضلات |
| Bu şeyi hareket ettiren şey, sizin birleşik elektrik enerjiniz. | Open Subtitles | طاقتكما الكهربائيه مجتمعه تجعل هذا الشيئ يتحرك |
| Zaman zaman envanter biraz statik elektrik atıyor. | Open Subtitles | بعض المخزونات تولد بعض التيارات الكهربائيه من وقت لآخر |
| Bedenindeki nevro-elektriksel faaliyeti bastırıyoruz ancak kümelenmiş bir elektrik dalgası daha var. | Open Subtitles | نحن قمعنا النشاط لأعصابه الكهربائيه ولكن هناك موجة أخرى كهربائية يتم بناءها بالفعل. |
| Norveç'de elektrik enerjisine ihtiyacımız var. | Open Subtitles | فى النرويج, نحن بحاجه إلى الطاقه الكهربائيه |
| Beyin fonksiyonları elektrik sinyallerinden ibarettir, taşların çalışma prensibi de.. | Open Subtitles | الأن عمل العقل هو مجموعه من الإشارات الكهربائيه طاقه بلا شك |
| İşimin adı "Yamaç elektrik Tamiri" çünkü bu yamaçlarda insanların elektrik problemlerini tespit edip tamir ediyorum. | Open Subtitles | تجارتي تدعى خانق التلال الكهربائيه لانني اخدم هذه التلال |
| elektrikli aletleri de etkiliyorlar. | Open Subtitles | ايضا , انهم يؤثرون فى الاشياء الكهربائيه |
| Benim elektrikli diş fırçasını bile kullanmaya iznim yok. | Open Subtitles | امم,انا ليس حتى مسموح لي استخدم فرشاة الاسنان الكهربائيه. لماذا انت قلق؟ |
| elektriksel sinyalleri bozabilen birimiz var. | Open Subtitles | نحن نملك شخص ما يستطيع تعطيل الاشارات الكهربائيه |
| Her şeyin temelinde elektriksel uyarılar var. | Open Subtitles | الأمر كله منطوي على الأشارارت الكهربائيه |