| Müteahhit gelecek salı mutlaka başlamak istiyor. | Open Subtitles | المتعهد يريد رؤية المكان يوم الثلاثاء الأسبوع المقبل |
| Müteahhit gelecek salı mutlaka başlamak istiyor. | Open Subtitles | المتعهد يريد رؤية المكان يوم الثلاثاء الأسبوع المقبل |
| Bayan Reston, Müteahhit içeriye salondan girip sizi tezgâha yasladı. | Open Subtitles | سيدة ريستون، لقد دخل المتعهد عبر غرفة الجلوس وثبتك على المنضدة. |
| Eğer tamire ihtiyaçlar varsa, müteahhitle görüşürüz ama ben zaten yenileme planının yer bir detayını onunla görüşmüştüm. | Open Subtitles | إذا كانت بحاجة إلى الإصلاح فسنتحدث إلى المتعهد لكنني راجعت معه كل إنش مربع من مخططات التجديد |
| müteahhitle galeride buluşmam lazım. | Open Subtitles | يجب ان اقابل المتعهد في المعرض |
| Sakin ol Rose. müteahhitle görüşmek için bekliyorum. Peki. | Open Subtitles | "اهدئي يا (روز) أنا بانتظار لقاء المتعهد" |
| Müteahhit parayı hırsızlar ile bölüşmüştür. | Open Subtitles | المتعهد اقتسم المال مع السارقين |
| Müteahhit burayı alacak. | Open Subtitles | سيستلم المتعهد العمل منى. |
| Randevuda değilim. Dave, Müteahhit. | Open Subtitles | أنا لست في موعد غرامي انه (دايف) المتعهد |
| Ben sana hiçbir zaman Müteahhit Dave'e bir şeyler hissettiğimi söylemedim. | Open Subtitles | و انا لم أخبرك أني أكن مشاعر لـ(دايف) المتعهد |
| Nasıl bir bağımsız Müteahhit bu? | Open Subtitles | أي نوع من المتعهد الخارجي؟ |
| Son olarak da New Jersey firmasındaki Müteahhit kayıtları üç farklı cihazda tutuyor. | Open Subtitles | الجزء الأخير هو المتعهد من مكتب (نيو جيرسي) احتفظ بالتسجيلات على 3 أجهزة مختلفة |
| Onarım-yenileme işlerini yaptırdığım Müteahhit ekibi buldu. | Open Subtitles | المتعهد اكتشفه عندما كان يرمم |
| Müteahhit itiraf etmiş. | Open Subtitles | المتعهد اعترف... |