| Merhaba. Heck ailesiyiz biz. Müdür Larimer'i görmek için geldik. | Open Subtitles | أهلاً، نحن من الــ هيك نحن هنا لنرى المديره لارمير |
| Müdür diyor ki, köşedeki bir çocuk odada kalmak istemezse bırakın gitsin. | TED | لذا تقول المديره: إذا وجد طفلاُ في الزاوية، لا يريد الجلوس في الفصل، سندعه يذهب |
| Düşünüyordum da Müdür Gordonla gösteriyi senin okula alınma seçmen olarak kullanmayı konuşabiliriz. | Open Subtitles | لقد كنت أفكر في التحدث الي المديره جوردون في أستخدام العرض كأختبارك للدخول الي المدرسه |
| Nedenini bilmek istiyorum, Müdürüm. | Open Subtitles | أود أن أعلم لماذا أيتها المديره |
| Şimdi Yönetici Guk yanında ayrılmaz, rahat uyku bile uyuyamam, yanına da gidemem. | Open Subtitles | الان المديره جوك بجانبه ، انا لا استطيع حتى ان اخطو خطوة ايضاً لأعتني به |
| Direktör Mearing. | Open Subtitles | "المديره "ميرينج "هذا "سام ويتويكي |
| Evet. Müdür Jal'i görmek istiyor. Derhal, mümkünse. | Open Subtitles | نعم، المديره تريد ان تراك، جيل إذهبي مباشرة إليه لو سمحت |
| Müdür mailimi almıştı ve bizi olabildiğince çabuk ofisinde görmek istediğini söylemişti. | Open Subtitles | المديره قد تلقت رسالتي وتقول انها تريد أن تقابلنا أنا و مايك عندما ننتهي من دوامنا |
| Müdür oldum doğal olarak yeni bir adım. | Open Subtitles | أنا المديره الخطوة الطبيعيه التاليه إنها ملائمة مثل القفاز يوجد عندنا مدير |
| Sue artık Müdür Becky de onun bekreteri. | Open Subtitles | سو المديره وبيكي هي البيكرتيري الخاصه بها |
| Müdür Gunderson, benimle buluştuğunuz için teşekkürler. | Open Subtitles | أيتها المديره جاندرسون ، شكرا لك جزيلاً لمقابلتي |
| Neden Müdür Sung'la ikiniz birden telefonla ilgilenmeye başladınız? | Open Subtitles | لماذا انتٍ و المديره سونج كلاكما فجأه مهتمون بذلك الهاتف؟ |
| Müdür Sung'la annemin bu davalarla alakaları olduğunu düşünüyorum. | Open Subtitles | اعتقد ان المديره سونج و امى متورطتان فى كلا الحادثين |
| Müdür Sung'un o zamandan önce bu telefonundan olduğuna eminim. | Open Subtitles | بينما اننى متاكد ان المديره سونج كانت تملك ذلك الهاتف قبل ذلك بفتره |
| Merhaba bayan Gordon,yani Müdür Gordon. | Open Subtitles | أنسه جوردون , أعني المديره جوردون |
| Beni mi görmek istediniz, Müdür Sylvester? | Open Subtitles | اردتي رؤيتي ايتها المديره سلفستر؟ |
| Bak yönetim kurulunun bugün okulu değerlendirmek ve Müdür kalmaya uygun olup olmadığıma karar vermek için gelmesinin seni üzdüğünü biliyorum. | Open Subtitles | أنظر أعلم بأنك غاضب ولكن مجلس إدارة المدرسه قادم اليوم لتقييم ماكنلي وتحديد ما إذا كنت جديرة بأن أكون المديره بدوام كامل |
| Ben Sylvia, Müdürüm. | Open Subtitles | أنا سيلفيا ، المديره |
| Müdürüm... | Open Subtitles | اوهـ . حضرة المديره |
| Ve Yönetici Guk da sabah haber alıp gelmiş. | Open Subtitles | و المديره جوك وصلتها الأخبار في الصباح و ذهبت الى هناك |
| Aslında geçen güz konuştuğumuz gibi Yönetici yardımcılığı şansı verirsin sanıyordum. | Open Subtitles | كنت آمل أن تعطيني فرصة كـ مساعدة المديره مثلَ ما أتفقنا في الخريف الماضي |
| Bilgisayar Chuck'ta, Direktör Bentley'nin bulduğu herkesten daha iyi iş görüyor. | Open Subtitles | عن أى أحد وجدته "المديره "بنتلى |