| - Komiser böyle dememeliydi. | Open Subtitles | المفوّض مَا كَانَش يَجِبُ أَنْ تقُولَ ذلك. |
| Komiser Murdock, polis faaliyetleri gösterisi olarak bu yıl ne sunmayı planladınız? | Open Subtitles | المفوّض مردوخ، خططت لي اية كمظاهرة إجراءِ شرطةِ هذه السَنَةِ؟ |
| Neden yeni bir Müdür göreve geldikten hemen sonra oldu bu? | Open Subtitles | لماذا بعد فترةٍ قصيرة من استلام المفوّض الجديد لمنصبه؟ |
| Komiserim rahatsız ettiysem beni affedin belki önemli değildir ama | Open Subtitles | أنا آسف بأنّني أزعجتك بسبب شيء أحمق ايها المفوّض |
| Federal Dedektif de pek uzaklarda değil demek ki. Elinizi çabuk tutmalısınız. | Open Subtitles | أي أنّ المشير المفوّض سيأتي قريبًا، يجب أن ترحلوا سريعًا |
| Şube Müdürü hala fikrini değiştirmemiş. | Open Subtitles | المفوّض ما زالَ لَيْسَ لهُ تَغيّرَ رأيه. |
| Komiser Murdock, size canı gönülden katılıyorum. | Open Subtitles | المفوّض مردوخ، آي لا استطيعُ أَنْ اوافقَ أكثر. |
| Komiser onları görmek istediğini söyleseydi, size onları verirdim | Open Subtitles | إذا أخبرني المفوّض أنك أردت رؤية التحليلات ، كنت سأعطيهم لك |
| Komiser vekili olarak geçinecekler, en azından birkaç ay elimizde siyahi bir aday olursa. | Open Subtitles | المفوّض مؤقّت سيرضخون لعدّة أشهر على الأقل لو كان لدينا مرشّحٌ أسود لإقناعهم |
| Hadi. Komiser Muavini ekibimdeki herkesi üst kata çağırıyor. | Open Subtitles | هيا بنا المفوّض يريد أكبر عدد من الأفراد |
| Komiser Hurst, aramanız ne büyük incelik. | Open Subtitles | المفوّض هيرست، كَمْ لطيف منك للإتِّصال. |
| Neden yeni bir Müdür göreve geldikten hemen sonra oldu bu? | Open Subtitles | لماذا بعد فترةٍ قصيرة من استلام المفوّض الجديد لمنصبه؟ |
| Düğün benim kararımdı ve bu konuyu Müdür'ün önünde de konuşurum çünkü kendisi henüz emekli olmadı. | Open Subtitles | ذلك الزفاف كان قراري , و أنا سعيد لنقل هذا النقاش إلى المفوّض لأنّه لم يتقاعد حتى الآن |
| Komiserim, bu cinayetlerle geçen yıl metruk evlerde bulunan cesetler arasında bağlantı var mı? | Open Subtitles | حضرة المفوّض هل هناك ترابطٌ بين هذه الجرائم والجثث من العام الماضي ؟ |
| Komiserim , burada sigara içilmesi yasak. | Open Subtitles | أيها المفوّض ، لايُمكنك التدخين هنا |
| Federal Dedektif Clayton bana uğradı. Seni aramaktan vazgeçecek gibiydi. | Open Subtitles | مرّ المشير المفوّض (كليتن) بمنزلي، ويبدو أنّه سيتراجع عن بحثه عنكِ |
| Şube Müdürü her an gelebilir. | Open Subtitles | المفوّض يُمكنُ أَنْ يَكُونَ هنا أيّ دقيقة. |
| Sayın Delege, önemli yada önemsiz kanıtınıza rağmen bu tamamen konu dışıdır. | Open Subtitles | أيها المفوّض, بالرغم مما تظهره أو لا تظهره ادلتك إنها غير هامة |
| Şerif Yardımcısı, olaydan haberim var ve adamlarım bu iş üstünde. | Open Subtitles | أيها المفوّض ، أنا أعلم بوقوع الحادثة ورجالي يعملون عليها |
| SAdece Cuma günü Müdürün ofisine çağırdılar diye, | Open Subtitles | فقط أستدعوني للذهاب إلى مكتب المفوّض يوم الجمعة. |
| Komisyon üyesi Lobitto.Yardım etmek ve fikir vermek için Roma'dan geldi. | Open Subtitles | وهذا هو المفوّض لوبيتو الذي جاء من روما خصيصاً كمستشار ومساعد |
| Müdürüm, selamlar, ben de tam sizi arayacaktım. | Open Subtitles | المفوّض , مرحباً, أنا أَوْشَكْتُ أَنْ أَدْعوَك. لِماذا؟ |