| Çocukları mülk için birbirlerine dava açtı. | Open Subtitles | أولادة يقاضون بعضهم للحصول علي الممتلكات |
| Kişisel mülk zararını karşılamıyoruz. Bu yüzden polis arabalarımız var. | Open Subtitles | نحن لانغطي الممتلكات الشخصية لهذا نقود سيارات الشرطة، |
| Masai toplumunda keçiler ve inekler en değerli mal varlığıdır. | TED | و في مجتمع الماساي، العنز و الابقار هي أغلى الممتلكات. |
| Hepinizi mülke zarar vermekten tutuklatacağım! | Open Subtitles | سوف اطلب اعتقالكم بتهمة تدمير الممتلكات العامة |
| Yine de bir kültürden diğerine öfke, genç ve yetişkin erkeklerin ahlaki bir mülkü gibi tutulmuştur. | TED | ومع ذلك، في كل الثقافات، يعتبر الغضب من الممتلكات الأخلاقية للصبيان والرجال. |
| Ne mezarlık, ne savaş alanı ne yerli arazisi, ne de yakınlarında böyle bir arazi var. | Open Subtitles | أراضي قبلية أو أي شكل من الإعتداءات على أو بالقرب من الممتلكات |
| Yapmayın beyler, bu yaptığınız haneye tecavüz sayılır ve yasalara aykırı. | Open Subtitles | هيا , يارفاق , هذا تعدي على الممتلكات وهو ضد القانون |
| Bu mülkleri kutsal kilisemiz için veriyorum. | Open Subtitles | هذه الممتلكات التي أضعها في عهدةً كنيستنا المباركة |
| Kim kamu malına böyle zarar verebilir? | Open Subtitles | القبيل؟ هذا من العامة الممتلكات تخريب تريد الذي |
| Vadi'de pek çok mülk edindi. | Open Subtitles | وقد استطاع أن ينمى الكثير من الممتلكات خارج الوادى |
| Sanırım buradaki olay şu ki, müvekkilim bunu herhangi bir mülk olarak görmüyor. | Open Subtitles | تعتبر الشقة احد الممتلكات فقط انه منزلها منزلها ؟ |
| Bob yuva imhası, haşere sterilizasyonu ya da larva dağıtımından kaynaklanacak mülk hasarlarından sorumlu değildir. | Open Subtitles | بوب ليس مسؤولا عن ضرر الممتلكات بسبب عملية إبادة ، أو تعقيم ضد حشرات أو تشتيت اليرقات |
| Kölelikten elde edilen zenginlik, kölelerin mal olarak satılması, insanı hayrete düşürürdü. | TED | كون ثروته من تجارة العبيد، وكون العبيد نوعًا من الممتلكات أمر من شأنه أن يحيّر العقل. |
| Ve inekler ölmeye başlamıştı, ve inekler en değerli mal varlıklarıdır. | TED | ولذلك كانت الأبقار تموت , وهناك تعد الأبقار قيمة ومن أكثر الممتلكات قيمة |
| Bu durumda, tüm mal varlığı hayır kurumlarına kalır. | Open Subtitles | في هذه الحالة تذهب الممتلكات إلى الجمعيات الخيرية |
| mülke zarar verme olaylarından sonra. Önlem almak kaçınılmazdı. | Open Subtitles | وسنضطر لهذا نتيجة تدمير الممتلكات وتهديد حياة المواطنين |
| Bu mülkü zorla geri almaya çalışmak pek iyi bir fikir değil. | Open Subtitles | إنها فكرة سيئه محاولت أخذ الممتلكات الخاصة بالقوة |
| Size ya da Albany'deki o yargıca çok şey ifade etmeyebilir ama o arazi bana büyükbabam tarafından verilmişti. | Open Subtitles | قد لا يبدو مثل الكثير ل لك وأن القاضي في ألباني، ولكن أعطيت تلك الممتلكات لي جدي. |
| Bir başka suç ihbarında daha bulunmak istiyorum. haneye tecavüz. | Open Subtitles | أود بأن أبلّغ عن جريمة أخرى أضرار في الممتلكات |
| - Peki siz 26 Şubat'ta saat 4'de mülkleri değerlendiriyor muydunuz? | Open Subtitles | تقيّم الممتلكات في 26 فبراير عند الساعة الرابعة مساءً؟ |
| Sizi adam kaçırmaktan, cinayete teşebbüsten ve hükümet malına izinsiz girmekten tutukluyorum. | Open Subtitles | ...... أنت متهم بعملية الإختطاف , ومحاولة الإغتيال والإعتداء على الممتلكات الحكومية |
| - Çünkü mülkün olduğu ikamet bizim tek kâr getiren bölgemizdi. | Open Subtitles | وذلك بسبب أن بيع الممتلكات السكنية كان هو الشىء الوحيد المربح. |
| Ülke çapında son birkaç on yıllık süre içinde, mala karşı suç ve şiddet suçları düştükçe işe alınan ve yeni dosya açan savcı sayısı arttı. | TED | خلال العقود الأخيرة، بتراجع معدل جرائم الممتلكات والعنف بالبلاد، ارتفع عدد المدعين العامين والقضايا التي أشرفوا عليها. |
| Veya yerinde öyle sistemler olmalı ki oluşturulan özel mülkiyet koruma altında olsun. | TED | أو هناك أنظمة في المكان من شأنها حماية الممتلكات الخاصة التي يكّونوها. |
| mahkemede gerçek kagitlar vardir Ve, emlak ile ilgili kanit varsa Hükümet tarafindan el konulur. | Open Subtitles | و إن لم يظهر دليل فستصادر المحكمة الممتلكات |
| Bu tekne polisin el koyduğu mallar mezadından. | Open Subtitles | هذا القارب من مزاد الممتلكات المصادرة التابع لشرطة هاواي |
| Tamam, hadi Eagleton yönetiminin sahip olduğu mülklerin listesine bir bakalım. | Open Subtitles | حسنٌ، دعونا نلقِ نظرة على هذه الممتلكات التي تنتمي لإدارة إيغلتون |
| Sizden üstün olan kişilerden böyle bir malın çalınması otoriteye saygısızlık etmektir. | Open Subtitles | وسرقة مثل هذه الممتلكات من الناس الأعلى منك يظهر عدم احترام السلطة |