| Ah pardon. hukuk dersi edebiyattan sonra ve psikolojiden önce... | Open Subtitles | أنا آسفة، دروس المُحاماة التأهيليّة كانت بعد الأدب و قبل علم النّفس |
| hukuk büromdaki özel dedektiflerden isteyerek onu bulabilirim. | Open Subtitles | بواسِطَة المُحققين الخاصّين في مكتب المُحاماة الذي كُنتُ فيه، يُمكنني إيجادُه |
| hukuk bürosundaki dedektiflerden birisinin araştırma yapmasını umuyordum. | Open Subtitles | كُنتُ آمَلُ لَو أنَ واحِداً مِن المُحَقِقين الخاصين في مكَتب المُحاماة يُمكنهُ القِيامَ ببَعضِ البَحث |
| Bu avukatlık ofisi kaç katlı? | Open Subtitles | كم عدد الطوابق التي تمتلكها شركة المُحاماة تلك ؟ |
| Bu insanlar avukatlık bürolarının hayali. | Open Subtitles | هؤلاء الناس هُم حلم لشركات المُحاماة . |
| Bak, barodan kovulmuş olabilirim, ama Keller'ın söylediklerinin çarpıtılarak, sahtekârlıkla adaletin gelmeyeceğini bilecek kadar avukatım. | Open Subtitles | انظُر، ربما أكون منعتُ من المُحاماة لكن لا زالَ فيَ القليل منَ المُحامي لأعرِف أنَ العدالَة لا تتحقَّق بالخِداع |
| Metadesk davasındaki karşı tarafın avukatı, hukuk Fakültesi'ne gitmediğimi biliyor. | Open Subtitles | المحامية بالجانبِ الآخر "بقضيةِ"الميتاديسك .تعرفُ بأنني لمْ ألتحق بكليةِ المُحاماة |
| hukuk fakültesine gitmemi istiyor. Sanırım ben de öyle yapacağım. | Open Subtitles | ويريدنى أن أدخل كلية المُحاماة وأعتقد إننى سأفعل هذا. |
| Evet. Oradaki hukuk firmaları evrak kontrollerini penilerle yapıyorlar. | Open Subtitles | أجل، شركات المُحاماة هناك ستقوم بمراجعة الملفّات للبنسات على الدّولار |
| Bu yüzden mi hukuk bürosuna girdi, eski kaseti almak için? | Open Subtitles | أتعتقد أنّ لهذا السبب اقتحم مكاتب المُحاماة... للحصول على شريط كاسيت؟ |
| Neden ona ilk başta hukuk Fakültesi'ne gittiğini söyledin ki? | Open Subtitles | ولمَ قد أخبرتها بأنكَ إلتحقتَ بكليّة المُحاماة أصلاً؟ |
| Ona hukuk Fakültesi'ne gitmen hakkında yalan söylemenle ilgili bir problemim var. | Open Subtitles | لديّ مُشكلةٌ معَكَ بكذِبكَ عليها .بشأنِ كليّةِ المُحاماة |
| hukuk okulunda başarılı bir öğrenciydi. | Open Subtitles | أولى دُفعتها في كلية المُحاماة |
| - Bana avukatlık saçmalıkları yapma Rodney. | Open Subtitles | (فلتُوفر علىّ روتين المُحاماة الصارم يا (رودني |
| Yine de ben barodan çıkartıldım, | Open Subtitles | على الرغمِ من أني لا يُمكنني مُمارسة المُحاماة |
| Aaron, üzgünüm, bütün yolu geldin, ama gerçek şu ki, artık bir duruşma avukatı değilim. | Open Subtitles | يا "آرون" ـ أنا آسفة لأنّك قطعت كل تلك المسافة , لكن في الحقيقة أنا لم أعد أمارس المُحاماة |
| Reade, davada görevli avukatı bulup ellerinde ne olduğunu öğren. | Open Subtitles | ريد) ، ستتعقب أمر لجنة المُحاماة التي قامت برفع الإستئناف) ولترى ما بحوذتهم |