| Estetik ameliyat için çok genç gibi ama bu geniş elmacık kemikleri bu burun kemeriyle imkanı yok. | Open Subtitles | يبدو صغير جدا لاجراء عملية تجميلية لكن عظام الوجنة العريضة هذه مستحيل أن تكون موجودة مع أنف كهذا |
| Bu, elmacık kemiği ve üst çene kemiğinin de neden parçalandığını açıklıyor. | Open Subtitles | وهذا ما يفسر أيضا لماذا الوجنة له والفك العلوي ممزقان |
| Şahsen, elmacık kemiklerinin çok kısa saçı kaldırabileceğini düşünüyorum. | Open Subtitles | شخصياً، أظنّكِ حصلتِ على عظم الوجنة التي تمكّنكِ من دعم شيء قصير حقاً |
| Kıçım yine uyuştu, sol yanaktan aşağısı. | Open Subtitles | مؤخرتي تخدرت ثانية. كل الوجنة اليسرى. |
| Kıçım yine uyuştu, sol yanaktan aşağısı. | Open Subtitles | مؤخرتي تخدرت ثانية. كل الوجنة اليسرى. |
| Swing hareketleri yok. Yanak yanağa durmak yok. | Open Subtitles | ليس مسموح بالإلتصاق أو بوضع الوجنة على الوجنة ، هل فهمتم ؟ |
| Kenar doktorunun söylediğine göre 2. periyodun başlarında yanağına bir tane dikiş atmış. | Open Subtitles | لقد تلقى ضربة على طول الوجنة سابقاً في الشوط الثاني |
| Bakır şarapnel elmacık kemiğine ve göz kenarına saplanmış. | Open Subtitles | شظية نحاس تأتي من قوس الوجنة والهامش الدائري |
| Yüzündeki elmacık kemiklerine ve göz çukurlarının çıkıklığına bakarak söyleyebilirim ki o Senatör O'Malley'in kızı. | Open Subtitles | استنادا إلى وضوح الوجنة ارتفاع المداري لوجهها أنا واثقه تماما أن هذه |
| Sonra da yüz üstü olarak yere düştü ve çenesinde ve elmacık kemiğinde hasara sebep oldu. | Open Subtitles | سقطت على الأرض هابطة على وجهها مسببة الأضرار التي لحقت بالفك و الوجنة |
| elmacık kemiğinin şu kısmı eksik galiba? | Open Subtitles | هل جزء من عظم الوجنة له مفقود هناك؟ |
| Parçalanmış kaburga kemikleri, kırılmış elmacık kemiği. | Open Subtitles | ضلوع مكسوره، أذى في عضمة الوجنة |
| Böbrek ameliyatından kalan sütur granül omları ve bu da tamamen iyileşmiş elmacık kemiği kırığı. | Open Subtitles | كرات مناعية مضادة لقطوب جراحة قديمة للكلية ... و هذا كسر في عظم الوجنة تقريبا تم شفاءه كاملا |
| Beni acil servise bıraktığında üç parmağım kırıktı beş dişim düşmüştü, bileğim, burnum, elmacık ve köprücük kemiklerim kırıktı. | Open Subtitles | عندما تركتني في غرفة الطوارى، كان لدي ثلاث أصابع مكسورين وفقدت 5 أسنان، ورسغ مكسور، بالإضافة لكسور في الأنف وعظام الوجنة والترقوة |
| Ne olduğunu bilmeyen sizler için, elmacık kemiğinin kılcal bir çatlağı o. | Open Subtitles | ولمَن لا يعلم منكم هذا، فإنه... فإنه شرخ دقيق في الوجنة. |
| yanaktan. | Open Subtitles | على الوجنة. |
| Ardından iki uçlu dileğin sonucu yanağa öpücük kondurmak oldu. | Open Subtitles | "وحين كانت أمنية الخيار الثاني قبلة بسيطة على الوجنة" |
| Ah şu elin giydiği bir eldiven olaydım da dokunaydım o yanağa! | Open Subtitles | "كم أتمنّى لو كنتُ قفازًا..." "على تلك اليد كي يتسنى... لي لمس تلك الوجنة!" |
| Dokunaydım yanağına. | Open Subtitles | كي ألمس تلك الوجنة" |