| Anahtarın nasıl kullanacağını bilen tek kişi benim. | Open Subtitles | أَنا الوحيدُ الذي يَعْرفُ كَيفَ يَستعملُ المفتاحَ |
| Galiba bu ilişkiye sahiden önem veren tek kişi benim. | Open Subtitles | يَبْدو أَنا الوحيدُ الذي يَهتمُّ بهذا حقاً. |
| Clyde tanıdığım en arkadaş canlısı hayalet değil, ama ailenin geçmişini ziyaret etmemize yardım edecek tek kişi o. | Open Subtitles | كلايد لَيسَ الأكثرُ وديّةَ الشبح الذي أَعْرفُ، لَكنَّه الوحيدُ الذي يُساعدُ الحيّ يَزُورُ ماضيهم. |
| Oyle olduğunda daha iyi hissetmesini sağlayan tek kişi ben değilim. | Open Subtitles | أَنا الوحيدُ الذي يُمْكِنُ أَنْ يَجْعلَ مراهنَ ملمسِها حقاً متى هي مثل تلك. |
| Okul tarihimizde intiharı deneyen tek kişi odur. | Open Subtitles | في تأريخِ مدرستِنا هو الوحيدُ الذي مُجرّبُ إلى الإنتحارِ |
| Oraya bakabileceğini tahmin ettiği tek kişi benim ve kontrol etmek isteyeceğim tek hastayı da biliyor. | Open Subtitles | أنا الوحيدُ الذي يتوقّعهُ أن يبحث هناك ويعلمُ أنّ هناكَ مريضاً واحداً سأرغبُ في الاستقصاءِ عنه |
| Benim cümlelerimi tamamlayan tek kişi benim süt kardeşimdi. | Open Subtitles | الوحيدُ الذي كان يُنهي جُملي كان أخي في الميتم. |
| C: O aslında bu daireyi daha önce görmüş tek kişi. | Open Subtitles | لشخصُ الوحيدُ الذي في الحقيقة في هذه الشُقَّةِ قبل ذلك |
| - Orada olan tek kişi de... | Open Subtitles | والشخصُ الوحيدُ الذي كانَ متواجداً هناكـ |
| Aslında düşünürsek, vurulmayan tek kişi sensin. | Open Subtitles | أتعلمينَ, عندما نفكرُ بالأمرِ فإنَّكِـ الشخصُ الوحيدُ الذي لم يُصَب بعيارٍ ناريٍ |
| - Prens'i ikna edebilecek tek kişi sensin. | Open Subtitles | أنت الشخص الوحيدُ الذي يستطيعُ أن يمرّ للأمير. |
| Black Dragon'un düşmanı görülen tek kişi o. | Open Subtitles | انه الوحيدُ الذي رَأى العدو التنينِ ألاسودِ |
| O bana iyi davranan tek kişi. | Open Subtitles | هو الوحيدُ الذي كان ..لطيف معي |
| Bu zavallı çocuk dediğin frekansları bilen tek kişi. | Open Subtitles | هذا الولدِ ِ الوحيدُ الذي يَعْرفُ التردداتَ! |
| Oraya kadar uzanabilecek tek kişi o idi. | Open Subtitles | هو الوحيدُ الذي يُمْكِنُ أَنْ يَصلَه. |
| Kızıl gökle ilgili annemden başka bilgisi olabilecek tek kişi Marcus. | Open Subtitles | الوحيدُ الذي يعرفُ عن السماءِ الحمراء بالإضافةِ إلى أمّي، هو (ماركوس). |
| Onu etkisiz hâle getirebilecek tek kişi olduğumu biliyorsun. | Open Subtitles | تعلمُ أنني الوحيدُ الذي يمكنه إبطالها |
| Onu görecek tek kişi ben olsam bile. | Open Subtitles | حتّى لو كُنت أنا الوحيدُ الذي أراها |
| İyi de, buna ihtiyacı olan tek kişi sensin. | Open Subtitles | أنتَ الوحيدُ الذي يحتاجها |
| "...tek kişi Fox News'teki adamdı." | Open Subtitles | الوحيدُ الذي تَوقّفَ وسَألَ عن الطريق." |