| Ayrıca kendi kendine konuşma olayını yapabilen tek kişi ben olduğuma göre iyileşip iyileşmediğini söyleyebilecek tek kişi benim. | Open Subtitles | بالاضافه الى الجنون الذى اقوم به بتحدثى الى نفسى انا الشخص الوحيد الذى يمكنه معرفة ما اذا كانت بخير |
| Bu kasabada sır tutabilen tek kişi ben miyim? | Open Subtitles | هل انا الشخص الوحيد في هذه البلدة الذي لا يستطيع ان يحتفظ بسر ؟ |
| Artık bizi buradan kurtarabilecek tek kişi benim. | Open Subtitles | الآن انا الشخص الوحيد الذي يستطيع أن يخرجنا من هنا |
| Bu yüzden de onları bir tek ben silebilirim çünkü ben yöneticiyim. | Open Subtitles | لهذا السبب انا الشخص الوحيد الذي يستطيع حذفها كلها لاني مدير الشبكه |
| Ve zengin olacağım çünkü beyaz çamurun nerde olduğunu bilen tek kişiyim. | Open Subtitles | و صرت غني لاني انا الشخص الوحيد بالعالم اللي ممكن يعرف وين في طين ابيض |
| Kauçuk bot giymeyen tek kişi ben olduğuma göre sanırım ben olmalıyım. | Open Subtitles | حسناً , انا الشخص الوحيد الذى لا يرتدى حذاء مطاطى لذا , نعم , اعتقد انة انا |
| Söylediğin tek kişi ben miyim? | Open Subtitles | هل انا الشخص الوحيد الذي كشفت له سرك ؟ |
| Yani söylemediği tek kişi ben miyim? | Open Subtitles | انا الشخص الوحيد الذي لم تخبره بالامر ؟ |
| Yani söylemediği tek kişi ben miyim? | Open Subtitles | انا الشخص الوحيد الذي لم تخبره بالامر ؟ |
| Böyle düşünen tek kişi ben miyim? | Open Subtitles | هل انا الشخص الوحيد الذي يفكر بذلك؟ |
| Jason Cole'u saplantı haline getirmemiş bu hastanedeki tek kişi ben miyim? | Open Subtitles | هل انا الشخص الوحيد في هذا المستشفى |
| Çünkü aptal salak, arayabilecek tek kişi benim. | Open Subtitles | بسب , دمدم , انا الشخص الوحيد القادر على اجراء المكالمات |
| Çünkü aptal salak, arayabilecek tek kişi benim. | Open Subtitles | بسب , دمدم , انا الشخص الوحيد القادر على اجراء المكالمات |
| Şu anda yazılıma bakıcılık edecek tek kişi benim. | Open Subtitles | حاليا انا الشخص الوحيد الذي يستطيع رعاية تشخيص البرامج |
| Bu gece ülkeyi nasıl terk edeceklerini bilen tek kişi benim. | Open Subtitles | انا الشخص الوحيد الذي يعلم كيف سيغادرون البلاد |
| Ayrıca, güvenebileceğin tek kişi benim. | Open Subtitles | اضافة الى ذلك ، انا الشخص الوحيد الذي يمكنك الوثوق به |
| Hayatta olduğunu bilen tek kişi benim. | Open Subtitles | انا الشخص الوحيد الذي يعرف بأنك لا تزال على قيد الحياة |
| Winston'un ağacı daha çok. Burada bir tek ben yaşıyorum. | Open Subtitles | إنها تخص ويسنستون انا الشخص الوحيد الذي يعيش هنا |
| Bizi bir tek ben canlı tutabilirim. | Open Subtitles | انا الشخص الوحيد الذي يمكنه ايقائنا على قيد الحياه |
| Çünkü ben güvenebileceğin tek kişiyim. | Open Subtitles | لاني انا الشخص الوحيد الذي تستطيعين ان تثقي به |
| O kostümü çıkarabilecek tek kişiyim. | Open Subtitles | انا الشخص الوحيد الذي يمكنني نزع البدلة. |