| Bilirsin oğlum, bunu bana ispat etmen gerekecek. | Open Subtitles | حسنا , انت تعلم يابني اعتقد انه عليك ان تثبت لي ذلك |
| Maalesef buradan itibaren yürümeniz gerekecek efendim. | Open Subtitles | اخشى انه عليك السير باقي الطريق يا سيدي |
| Benimle gelmeniz gerekecek. | Open Subtitles | أخشي انه عليك أن تأتي معي يا سيدي. |
| Seni oraya göndermeden önce en az bir sene çalışman gerektiğini sanıyordum. | Open Subtitles | ظننت انه عليك العمل هناك لعام قبل أن يرسلونك في هذه الرحلة |
| Örneğin insanlarla "güven düşüşü" yapmadığın zaman ben güven düşüşü yapman gerektiğini düşünürüm. | Open Subtitles | عندما لا تقوم بسقطة الثقة معي أشعر انه عليك فعل سقطة الثقة معي |
| Dewey Cox ile ilgilenmen gerektiğini de fark ettin. | Open Subtitles | لقد ادركت انه عليك الاهتمام بــ ديوي كوكس |
| Yani... arkadaşınla ilgili bir şeyler bulman gerekecek. | Open Subtitles | ... مما يعنى انه عليك ان تفعل شيئ حيال صديقتك |
| Bence görevini süratle yerine getirmen gerekecek. | Open Subtitles | اظن انه عليك انهاء مهمتك بسرعة |
| Sekreter Yoon. Bence Singapur'a gitmen gerekecek. | Open Subtitles | اظن انه عليك الذهاب في رحلة الى سنغفورة |
| O zaman boyunu uzatman gerekecek. | Open Subtitles | إذا، اظن انه عليك ان تحشر نفسك |
| Maalesef gitmen gerekecek. | Open Subtitles | اخشى انه عليك ان تذهب |
| Sanırım değiştirmek için başka bir dolandırıcıyla takılman gerekecek. | Open Subtitles | اعتقد انه عليك موعدة شخص أخر (خروف يقصد) لتغيرها لنا , هاه؟ |
| Başka bir araba sürmek için eşcinsel olman gerektiğini söylemiyorum. | Open Subtitles | أنا لا اقول انه عليك ان تكون شاذا لتقود شيئا آخر |
| Annem tatil zamanları bize senin göz kulak olman gerektiğini söylüyor. | Open Subtitles | أمى تقول انه عليك ان ترعانا خلال وقت العطلات. |
| Görür görmez senin olması gerektiğini biliyordum. | Open Subtitles | الدقيقة التى رأيته بها علمت انه عليك ان تحصلى عليه |
| Biraz da olsa umursaman gerektiğini düşünmüyor musun? | Open Subtitles | الا تعتقدين انه عليك الاهتمام بعض الشيئ ؟ لماذا ؟ |
| Bence hayatında üzgünlüğünle barışık olduğun bir zamana erişmen gerektiğini söylemiş. | Open Subtitles | حسناً أظن ما تقصّده هو انه عليك أن تصل إلى مكان في حياتك تكون به في خير مع حزنك. |
| Onlara şefkat göstermeniz gerektiğini söylemiyorum. | Open Subtitles | لا اقول انه عليك اظهار الشفقة لهم |
| Ben sadece gözünü dört açman gerektiğini söylüyorum. | Open Subtitles | انا ببساطة اقول انه عليك ان تكون حذراً |