Ki bu vücut ölçüleri ile de uyuşuyor ve kurbanın orta Amerika'dan olduğunu öngörüyor. | Open Subtitles | و هو ما يتوافق مع انثروبوميتريكس ما يشير إلى ان الضحية أصلها من أمريكيا الوسطى |
kurbanın, tuvaletin içi suyla dolduğu sırada hayatta olduğunu biliyoruz. | Open Subtitles | نحن نعرف ان الضحية على قيد الحياة عندما الحمام كان يملأ بالماء. |
kurbanın kafasına vurulduğunu ve tribünlerin altına sürüklenip sıkıştırıldığını düşünüyoruz. | Open Subtitles | نحن نفترض ان الضحية ضُرب على الرأس ثم سُحب الى تحت المدرجات |
kurbanın çocuk pornografisine bulaştığını biliyoruz. | Open Subtitles | نحن نعتقد ان الضحية تشارك في إنتاج المواد الإباحية. |
Haberlere göre ölen şahıs yirmili yaşlarda | Open Subtitles | فكان التقرير كالتالي, ان الضحية كانت في ال 20 من عمرها |
Gelen ilk polis raporlarına göre ölen kadın 20 li yaşlarda, sabah köylünün biri tarafından evde bulundu ve karnı açık bir şekilde bebeği alınmıştı. | Open Subtitles | فكان التقرير كالتالي, ان الضحية كانت في ال 20 من عمرها هذا الصباح تلقت الشرطة تقريرا انه وجد احد في المنزل مستلقي عندما وجدت الشرطة ان بطنها قد فتحت بالقطع |
Modern cadıların iyi, kurbanın kötü olduğunu söyledin. | Open Subtitles | قلت بأن اصحاب هذه الديانة اُناسُ جيدون بينما ان الضحية كانت سيئة |
Tamam, ilk kurbanın öğretmen olduğunu biliyoruz Connecticut'tan Tulsa'ya yeni taşınmış. | Open Subtitles | حسنا، نعرف ان الضحية الاولى كان مدرس انتقل حديثا الى تولسا من كونتكيت |
Görgü tanıkları olay olurken kurbanın yogaya gittiğini söylediler. | Open Subtitles | الشاهدة قالت ان الضحية كانت تقوم بتمارين اليوغا الصباحية عندما بدأ |
Cinayet duruşmasının tam ortasındayız, kurbanın, Gaby'nin üvey babası olduğunu öğreniyorum, sen ise sadece "Oo" mu diyorsun? | Open Subtitles | نحن في منتصف محاكمتك عن جريمة قتل و أكتشف ان الضحية هو زوج أم غابي و كل ما يمكنك قوله هو أن تتأوهي؟ |
İlk kurbanın korneal distrofi hastası olduğunu söylemiştin, değil mi? | Open Subtitles | لقد قلت ان الضحية الأولى عانى كثيراً من نمو شاذ في القرنية أليس كذلك؟ |
- Alın bölgesi ve göz çevresi, kurbanın kadın olduğunu gösteriyor. | Open Subtitles | و الحواف الحجاجية تشير الى ان الضحية كانت انثى |
Bunlar bize, kurbanın bağlı olduğunu ve yüzündeki bu yaraları alırken kendini koruyamadığını gösteriyor. | Open Subtitles | يأكدون ان الضحية كان مقيد و غير قادر على الدفاع عن نفسه في حين لحقت به |
Örtbas edemeyeceğim bir mesajla kurbanın kendisi başka bir yerde olduğunu belgelemiş oldu. | Open Subtitles | خاصة ان الضحية نفسها اكدت حجة غيابه عن طريق رسالة نصية لا نستطيع نسيانها |
Mantıklı, ilk iki kurbanın bağlantılı olduğunu düşünmüştük. | Open Subtitles | هذا منطقي بما اننا ظننا ان الضحية الاولى والثانية كانتا مرتبطتين |
Yanlardaki izlere dayanarak kurbanın ortadan kaldırılmak için havuza taşındığını düşünüyor. | Open Subtitles | استنادا إلى علامات السحب في الموقع اعتقد ان الضحية تم نقله إلى البركة للتخلص منها |
Leğen kemiğindeki subpupik açıya bakarak kurbanın kadın olduğunu söyleyebilirim. | Open Subtitles | زاوية فقرات العانة للحوض تخبرني ان الضحية كانت أنثى |
Sadece kurbanın üzerinde bir tür üniforma varmış. | Open Subtitles | فقط ان الضحية كان مرتديا زيا رسميا |