| Kimseye güvenemezsin! Herkes seni soymaya çalışıyor! Kimseye! | Open Subtitles | لاتستطيع ان تثق بأحد كل واحد يحاول سرقتك |
| Yedi yaşındaydım. Yedi yaşındaki bir çocuğa güvenemezsin ki. | Open Subtitles | لقد كنت في السابعة لاتستطيع ان تثق باحد في السابعة |
| Eğer bir şey saklıyorsan bize güvenmek zorundasın. | Open Subtitles | فقط ان كنت تحاول ان تخفي شيئا يجب ان تثق بنا |
| ..aslında hiç de öyle değildir. Bu konuda bana güven Walter. | Open Subtitles | انها ليست كذلك , والتر يجب ان تثق بي في هذه |
| Bana güvenmek zorunda değilsiniz, Bay Smith. Silahı olan adam sizsiniz. | Open Subtitles | انت لاتحتاج ان تثق بي انت الذي حمل المسدس |
| Tanrı'nın bir planı olduğuna inanman lazım. | Open Subtitles | يجب ان تثق بان الله لديه الامر |
| Baba, senin hakkımda ne düşündüğünü umursamadığımı sanıyorsun ama bana güvenmeni istiyorum. | Open Subtitles | أبى ، أعلم انك لا تعتقد انى اهتم بم تظنه فىِ -ولكنى حقاً أريدك ان تثق فىِ |
| Bazen kaderin size bir kez iyilik yapacağına güvenmen gerek. | Open Subtitles | احيانا عليك فقط ان تثق بان الله سيعطيك شيئا مميزا بين الحين والاخر |
| Ona bir bak, haklı olduğumu biliyorsun. Hiç kimseye güvenemezsin. | Open Subtitles | انظر اليها ، تعرف انني محق لا يمكنك ان تثق بأي احد |
| Çoğu tanıdığın eski yüzlere artık güvenemezsin. | Open Subtitles | هناك الكثير من الاشخاص القدامى الذين تعرفهم, ولا يمكنك ان تثق بهم بعد الان, |
| Dinle, Muncie'de olduğu gibi burada insanlara güvenemezsin. | Open Subtitles | اسمع يا "نورفل" لا يمكنك ان تثق بالناس هنا كما كنت تفعل في "مونسي" |
| Asla bir şizofrene güvenemezsin. Tamam. | Open Subtitles | لا يجب ان تثق فى الشخص المصاب بالفصام |
| Bu dünyada hiçbirşeye güvenemezsin. | Open Subtitles | لا يمكنك ان تثق بأي شئ في هذا العالم |
| Bu dünyada hiçbirşeye güvenemezsin. | Open Subtitles | لا يمكنك ان تثق بأي شئ في هذا العالم |
| Şimdi, Lucas ve Nathan gerçekten çok iyi insanlar, adamım, ama bize güvenmek zorundasın ulaşmak istediğin yere varman için elimizden gelen her şeyi yapacağımızı bilmen lazım. | Open Subtitles | الان لوكاس وناثان انهم أناس طيبين ولكن يجيب عليك ان تثق بهم ويجب ان تعلم اننا سنفعل اي شئ مهما كلفنا |
| Teknolojiye güvenmek yerine kendine güvenmek zorundasın. | Open Subtitles | يجب عليك ان تثق فى نفسك عوضا عن الاعتماد على التكنولوجيا |
| Işın kılıcını bir araya getirecek parçalara güvenmek zorundasın. | Open Subtitles | يجب ان تثق فى المكونات التى تشكل السيف الضوئي يجب ان يتم تجميعها بعضها البعض |
| Senin için bir şey ifade ediyorsam, lütfen güven bana şimdi. - Yapamam. | Open Subtitles | اذا كنت اعني لك شيئا فرجاء ان تثق بي الان |
| İşler kötü gittiğinde, o güven, ölümle yaşam arasında ki farkı belirler. | Open Subtitles | تتعلم ان تثق بهم عندما تسوء الاشياء هذه الثقه تختلف بين الحياة والموت |
| Bak,eğer yaşamak istiyorsan, bize güvenmek zorunda kalacaksın. | Open Subtitles | الآن، إذا اردت ان تعيش فيجب ان تثق بنا |
| Bu konuda sadece bana güvenmek zorunda olacaksın, tamam mı? | Open Subtitles | كل ما عليك ان تثق بي ، حسنا |
| Kendine inanman yeterli! | Open Subtitles | انت فقط تحتاج ان تثق بنفسك |
| Kendine güvenmeni istiyorum. Söylemek istediğim buydu. | Open Subtitles | اريدك ان تثق بنفسك هذا ما اريد قوله |
| Ben doğru yapana kadar. Bana güvenmen gerek, Jesse. | Open Subtitles | حتى اصيب الخطأ عليك ان تثق بي, جيسي |